Citizen Cope - Let The Drummer Kick

Let the drummer kick
-Davulcunun vurmasına izin ver
[repeat]

Relations
-İlişkiler
Creation
-Evren
Incarceration
-Hapsedilme
Determination
-Kararlılık
Equation
-Eşitlik
Humiliation
-İnsanlık
Reincarnation
-Yeniden dünyaya gelme
Situation
-Durum
Elation
-Mutluluk
Identification
-Kimlik
Retaliation
-Misilleme
Education
-Eğitim
Inspiration
-İlham
No substitution
-Değişimsiz
Solution
-Çözüm
Conclusion
-Sonuç...

Let the drummer kick
-Davulcunun vurmasına izin ver
[repeat]

Relations (Apollo had to break 'em)
-İlişkiler (Apollonun kırması gerek)
Creation (A gift, a blessing)
-Kainat (Bir hediye, bir nimet)
Incarceration (What keeps you down)
-Hapsedilme (Sana baskı yapan herneyse)
Determination (What gets you out) -Kararlılk (Seni vazgeçiren neyse)
Equation (When they said you could make it)
-Eşitlik (Yapabileceğini söylediklerinde)
Humiliation (What you feel when they say it)
-İnsanlık (Onlar konuştuğunda hissettiğin)
Reincarnation
-Yeniden doğuş
Situation (Why we've got to sing)
-Durum (Şarkı söyleme nedenimiz)
Elation (Let the drummer kick, so many in need)
-Gurur (Davulcunun vurmasına izin ver, ihtiyaç var buna)
Identification (Gives you the right to shoot)
-Kimlik (Sana yükselmen için doğruluğu verir)
Retaliation (What would it do)
-Misilleme (Yapacağın şey)
Education (Gives you the right to choose)
-Eğitim (Seçim yapman için sana doğruları verir)
Inspiration (Is what pulls you through)
-İlham (Seni kendine çeken şey)
No substitution (No substitute)
-Değişim yok (Bedel yok)

Non-inclusion (You've got to bust through)
-Kapsama yok (İflas ettin)
Drug infusion (For the chosen few)
-İlaç karıştırma (Seçilmiş azlık için)
Mass confusion (When they say that they died for you)
-Şaşkınlık kümesi (Senin için öldüklerini söylediklerinde)
Solution (It can take a hold of you)
-Çözüm (Seni tutabilir)
Conclusion
-Sonuç...
Inspiration (Is what pulls you through)
-İlham (Seni kendine çeken şey)

Let the drummer kick
-Davulcunun vurmasına izin ver
[repeat]

You don't even have to wait
-Beklemene bile gerek yok
You don't even have to wait
-Beklemene bile gerek yok

Let the drummer kick
-Davulcunun vurmasına izin ver
[repeat]