Toni Braxton - Sex And Cigarettes

Tell me how am I supposed to trust you
Sana nasıl güvenmem gerektiğini söyle
When I can never tell just where the hell you been?
Şimdi nerede olduğunu asla söyleyemediğim zaman
Am I supposed to lie alone to suffer?
Acı çekmem için yalnız kalmam mı gerekiyor?
But you can't expect for me to just pretend
Ama sen benim rol yapmamı bekletemiyorsun

Yes I do, yes I do, yes I do, I do love you
Evet yaptım, evet yaptım, evet yaptım, seni sevdim
And you know, and you know, and you know I put up with too much
Ve biliyorsun, ve biliyorsun, ve biliyorsun bunu çok fazla taktım
Tell me why do me, why don't you act like you're supposed to?
Söyle bana bunu neden yapıyorsun, neden gerekiyormuş gibi davranmıyorsun?
I guess you're too cold, too bold to give a fuck
Çok soğuk olduğunu zannediyordum, lanet etmek için çok cesur

You make me crazy, crazy
Sen beni çıldırtıyorsun, çıldırtıyorsun
I swear you act like you hate me, hate me
Yemin ederim benden nefret ediyor gibi davranıyorsun, nefret ediyorsun
How can you tell me 'I love you”
Bana nasıl ‘'seni seviyorum'' diyebiliyorsun
Then do the things you do?
Sonra yaptığın şeyleri yapıyorsun?
At least try to lie to me, lie to me

Son olarak bana yalan söylemeye çalışıyorsun, bana yalan söylemeye
Oh yeah
Evet
Instead, you come straight to our bed
Bunun yerine doğrudan yatağımıza geliyorsun
Smelling like sex and cigarettes
Seks ve sigaralar gibi kokuyorsun

Remember when i used to catch you lying?
Seni yalan söylerken yakaladığım zamanı hatırlıyor musun?
You'd double back and cover up your dirt
Sen geri çekilip kiri örteceksin
But lately, you don't even try to hide it
Ama son zamanlarda gizlemeye bile çalışmadın
It's the lies and disrespect that hurts me worse
Bu yalanlar ve saygısızlık beni daha kötü incitti
Yes I do, yes I do, yes I do, I do love you
Evet yaptım, evet yaptım, evet yaptım, seni sevdim
And you know, and you know, and you know I put up with too much
Ve biliyorsun, ve biliyorsun, ve biliyorsun bunu çok fazla taktım
Tell me why do me, why don't you act like you're supposed to?
Söyle bana bunu neden yapıyorsun, neden gerekiyormuş gibi davranmıyorsun? I guess you're too cold, too bold to give a fuck
Çok soğuk olduğunu zannediyordum, lanet etmek için çok cesur

You make me crazy, crazy
Sen beni çıldırtıyorsun, çıldırtıyorsun
I swear you act like you hate me, hate me
Yemin ederim benden nefret ediyor gibi davranıyorsun, nefret ediyorsun
How can you tell me 'I love you”
Bana nasıl ‘'seni seviyorum'' diyebiliyorsun
Then do the things you do?
Sonra yaptığın şeyleri yapıyorsun?
At least try to lie to me, lie to me

Son olarak bana yalan söylemeye çalışıyorsun, bana yalan söylemeye
Oh yeah
Evet
Instead, you come straight to our bed
Bunun yerine doğrudan yatağımıza geliyorsun
Smelling like sex and cigarettes
Seks ve sigaralar gibi kokuyorsun

I can't believe it, we're going through this again
Buna inanamıyorum, bunu tekrar ele alıyoruz
We're too old, and I thought you'd outgrown this
Çok yaşlıyız ve olgunlaştığını düşündüm
This is driving me crazy, I can't do this no more
Bu beni çıldırtıyor, bunu daha fazla yapamam
Not again, not again
Tekrar değil, tekrar değil

You make me crazy, crazy
Sen beni çıldırtıyorsun, çıldırtıyorsun
I swear you act like you hate me, hate me
Yemin ederim benden nefret ediyor gibi davranıyorsun, nefret ediyorsun
How can you tell me 'I love you”
Bana nasıl ‘'seni seviyorum'' diyebiliyorsun
Then do the things you do?
Sonra yaptığın şeyleri yapıyorsun?
At least try to lie to me, lie to me

Son olarak bana yalan söylemeye çalışıyorsun, bana yalan söylemeye
Oh yeah
Evet
Instead, you come straight to our bed
Bunun yerine doğrudan yatağımıza geliyorsun
Smelling like sex and cigarettes
Seks ve sigaralar gibi kokuyorsun
Sex and cigarettes
Seks ve sigaralar