[Verse 1]
I hate it when dudes try to chase me
Erkeklerin peşime düşmesinden nefret ediyorum
But I love it when you try to save me
Ama senin beni kurtarmaya çalışmanı seviyorum
‘Cause I'm just a lady (Ah)
Çünkü ben sadece bir hanımefendiyim
I love it when we play 1950
1950* oynamamızı seviyorum
It's so cold that your stare's 'bout to kill me
Öyle soğuksun ki ters ters bakışların neredeyse beni öldürecek
I'm surprised when you kiss me
Beni öptüğünde şaşırıyorum
[Pre-Chorus]
So tell me why my Gods look like you
Söyle bana, neden tanrılarım senin gibi görünüyor
And tell me why it's wrong
Ve söyle bana, bu neden yanlış
[Chorus]
So I'll wait for you, I'll pray
Bu yüzden, seni bekleyeceğim; dua edeceğim
I will keep on waiting for your love
Sevgin için beklemeye devam edeceğim
For you, I'll wait
Senin için, bekleyeceğim
I will keep on waiting for you
Senin için beklemeye devam edeceğim
[Verse 2]
Did you mean it when you said I was pretty?
Bana güzel olduğumu söylediğinde ciddi miydin?
That you didn't wanna live in a city
Böyle bir şehirde yaşamak istemediğini söylediğinde
Where the people are shitty?
İnsanların boktan olduğu,
I like it when we play 1950
1950 oynamamızı seviyorum
So bold, make them know that you're with me
Çok cesur, benimle olduğunu onlara göster
Stone cold, will you miss me?
Çok soğuk, beni özleyecek misin?
[Pre-Chorus]
So tell me why my Gods look like you
Söyle bana, neden tanrılarım senin gibi görünüyor
And tell me why it's wrong
Ve söyle bana, bu neden yanlış
[Chorus]
So I'll wait for you, I'll pray
Bu yüzden, seni bekleyeceğim; dua edeceğim
I will keep on waiting for your love
Sevgin için beklemeye devam edeceğim
For you, I'll wait
Senin için, bekleyeceğim
I will keep on waiting for you
Senin için beklemeye devam edeceğim
[Bridge]
I hope that you're happy with me in your life
Umarım hayatında olmamdan mutlusundur
I hope that you won't slip away in the night
Umarım bir gece süzülüp gitmezsin
I hope that you're happy with me in your life
Umarım hayatında olmamdan mutlusundur
I hope that you won't slip away in the night
Umarım süzülüp gitmezsin
I hate it when dudes try to chase me
Erkeklerin peşime düşmesinden nefret ediyorum
But I love it when you try to save me
Ama senin beni kurtarmaya çalışmanı seviyorum
‘Cause I'm just a lady (Ah)
Çünkü ben sadece bir hanımefendiyim
[Pre-Chorus]
So tell me why my Gods look like you
Söyle bana, neden tanrılarım senin gibi görünüyor
And tell me why it's wrong
Ve söyle bana, bu neden yanlış
[Chorus]
So, (So), so I'll wait for you, I'll pray
Bu yüzden,(bu yüzden), bu yüzden seni bekleyeceğim; dua edeceğim
I will keep on waiting for your love
Sevgin için beklemeye devam edeceğim
(For your love, for your love) For
(Sevgin için, sevgin için),senin
(For your love) you
(Sevgin için) için
For you, I'll wait
Senin için, bekleyeceğim
I will keep on waiting for you
Senin için beklemeye devam edeceğim
1950: Queer insanların toplum içinde birbirlerine olan ilgilerini belli edemedikleri yer ve zamanlarda,
birbirlerine soğuk davranması anlamında kullanılmış.