I woke up in Japan
Japonya'da uyandım
Feeling low, feeling lonely
Düşük hissediyorum, yalnız hissediyorum
The best I ever had
Sahip olduğum en iyi şeyin
It was more than half empty
Yarısından fazlası boştu
I woke up in Japan
Japonya'da uyandım
Feeling low, feeling lonely
Düşük hissediyorum, yalnız hissediyor
The best I ever had
Sahip olduğum en iyi şeyin
It was more than half empty
Yarısından fazlası boştu
It was more than just a neon weekend
Sadece bir neon haftasonundan daha fazlasıydı
Like slipping through the first wound, cutting
Ilk yara boyunca kaymak gibi, kesici
Spreading out like the morning news
Sabah haberleri gibi yayılıyor
From the day before
Önceki günden
Falling fast, breathing slow
Hızlı düşüyor, yavaş nefes alıyor
Time is up, the end is just a dream
Zaman doldu, sonunda sadece bir rüya
Just a dream
Sadece bir rüya
I woke up in Japan
Japonya'da uyandım
Feeling low, feeling lonely
Düşük hissediyorum, yalnız hissediyor
The best I ever had
Sahip olduğum en iyi şeyin
It was more than half empty
Yarısından fazlası boştu
It's enough to let the night let go of me
Gecenin beni bırakmasına izin vermek yeterli
A few steps into the open doorway
Açık kapıya birkaç adım
Heard pounding, there's a noise complaint
Vuruşmalar duydum, şikayetçi bir ses var
From room 304
Oda 304'den
Falling fast, breathing slow
Hızlı düşüyor, yavaş nefes alıyor
Time is up, the end is just a dream
Zaman doldu, sonunda sadece bir rüya
Just a dream
Sadece bir rüya
I woke up in Japan
Japonya'da uyandım
Feeling low, feeling lonely
Düşük hissediyorum, yalnız hissediyor
The best I ever had
Sahip olduğum en iyi şeyin
It was more than half empty
Yarısından fazlası boştu
I woke up in Japan
Japonya'da uyandım
Feeling low, feeling lonely
Düşük hissediyorum, yalnız hissediyor
The best I ever had
Sahip olduğum en iyi şeyin
It was more than half empty
Yarısından fazlası boştu
I woke up in Japan, woah
Japonya'da uyandım, woah
I woke up in Japan, woah
Japonya'da uyandım, woah