Abazagorath - Buried In Hell

Buried In Hell
Cehennemde gömdü
Reek of blood fills the air
Tüt, kandan, havayı doldur
Broken bones lay crushed in ancient battle
Kırık kemikler, eski muharebede ezilen koyar
Only decay, rusted swords and shields remain
Sadece çürüt, paslandırılan kılıçlar ve kalkanlar, kalır
To mark their graves in the frozen ground
Dondurulan yerde onların mezarlarını işaretlemek

Priests recant any knowledge
Rahipler, herhangi bir bilgiyi geri alır
Unconsecrated ground, unholy and cursed
Kutsanmamış yer, fena, ve lanet etti
In the distance watch the corpses rise again
Mesafe saatinde cesetler, yeniden yükselir
To avenge their bloody deaths
Onların kanlı ölümlerinin intikamını almak

Tormented
Eziyet edilen
Driven by the undead pain
Ölü olmayan acı ile sürdü

Beasts of war unrepentant
Pişman olmayan savaşın hayvanları
A day for revenge for the slain
Bir günde katledilen için intikam için
Raging swords rip the desecrated earth
Kılıçlara takılmak, kirletilen dünyayı yırtar
The reek of old death rises
Yaşlı ölümün kötü kokusu, yükselir
The lust to rape and pillage
Tecavüz etmek ve yağmalaması için şehvet
The glory of destruction and war
Yok olma ve savaşın şanı

Fear in the eyes of the living
Geçimin gözlerinde kork
As death forsakes its domain
Ölümün, onun alanını terkettiği gibi
Frozen in terror of ancient tales
Dehşet halinde eski hikayelerin dondurdu
The innocents pray to the bastard
Masumlar, piçe dua eder

As the eternal darkness sets in
Sonsuz karanlığın, ortaya çıktığı gibi
In its colorless pain
Onun renksiz acısında
Cities necrotized
Şehirler necrotized
Wastelands lay among the cemeteries
Çorak araziler, mezarlıkların arasında koyar
Of disaster...
Felaketten...