Hallways Of Enchanted Ebony
Kiss me coldly and drain this life from my lips
Let the cold blood flow on it's own...
Kiss me coldly and fall away from the soul
Long forgotten...
From which of this oak shall i hang myself?
These ebon halls are always dark...
From which frostbitten bough shall i die?
As dark as the winter, as black as her ghastly veil
As cold as her whisper and chilling gown
No corridors of life and beauty
These enchanted halls are stained with the blood of night
Ebon halls gleam as ghosts of a fire dance wickedly across a pantheon of marble
These weary eyes shall open no more, frozen tightly by the cold embrace of death
A charnel house of memories torn and burning melancholy shall embrace me now
Hear this call...
Beyond endless halls and far across the vast forest, just across the iron gates
Whispers...
As dark as the winter, as black as her grim mask of death
As cold as her sorrow, her ivory tears
No corridors of life and beauty
No bloodred sky, no colors left in this world
It was the light's end
Büyülenmiş Simsiyahın Koridorları
Soğukça beni öp ve bu hayatı dudaklarımdan akıt
Soğuk kanın onun kendine akmasına izin ver
Soğukça öp beni ve ruhtan eksil
Uzun unutuş
Bunlardan hangi meşeden kendimi asayım?
Bu simsiyah koridorlar daima karanlıktır
Hangi donmuş ağaç dalından öleyim?
Kış kadar karanlık,onun ölü gibi solgun peçesi kadar siyah
Onun fısıltısı ve dondurucu geceliği kadar soğuk
Yaşam ve güzelliğin koridorları yok
Bu büyülenmiş koridorlar gecenin karanlığıyla lekelenir
Simsiyah koridorlar hayaletlerin ateş dansı gibi günahkarca mermerin bir tapınağı gibi ışıldar
Bu yorgun gözler bundan böyle açılmalı, ölümün soğuk sarılışı tarafından sıkıca donuk
Hatıraların ceset evi yırtılır(Yıkılır) ve yanan melankoli bana sarılmalı şimdi
Arayışı duy…
Sonsuz koridorların bitiminde ve geniş ormanların karşısında uzak,sadece demir geçitlerin karşısında
Fısıltılar…
Kış kadar karanlık, ölümün gaddar maskesi kadar siyah
Onun acıları, onun fildişi gözyaşları kadar soğuk
Yaşamın ve güzelliğin koridorları yok
Kankırmızı gökyüzü yok, renkler yok bu dünyanın arkasında
Bu, ışığın sonuydu