I grew up memorizing all the cracks in the wall
Duvardaki tüm çatlakları ezberleyerek büyüdüm
Staring up at the ceiling, watching particles fall
Tavana bakarak, parçacıkların düşüşünü izleyerek
See, I prayed every day for a change to be made
Gör, her gün bir değişimin olmasını bekleyerek dua ettim
And I'd wait to be saved, oh no
Ve kurtarılmayı bekledim, oh hayır
Up at night, hiding under covers, found my escape
Gece uyanık, örtülerin altında saklanarak, kaçışımı bulmuştum
Shut my eyes and let the bass buzz into my brain
Gözlerimi kapardım ve kalın uğultunun beynimin içine girmesine izin verirdim
See, I knew I was destined for bigger and better, but never said a thing
Gör, biliyordum daha büyük ve iyi olmanın kaderim olduğunu, ama hiç bir şey dememiştim
I assumed that there was only room
Sadece bir odanın olduğunu varsaydım
For my dreams in my dreams, so I'd sleep and repeat 'til the moon went home
Rüyalarım içindeki hayallerim için, uyurdum ve ay eve gidinceye kadar ederdim
And I didn't know where it'd take me, but made me so crazy in love with it
Ve bunun beni nereye götüreceğini bilmezdim, ama beni kendine aşık ederdi
Then the universe aligned
Şimdi düzenlenmiş evren
Oh, with what I had in mind
Oh, kafamda olanla
Who knew there was a life behind those four pink walls?
Kim bilirdi bu dört pembe duvarın ardında bir hayat olduğunu?
Now I wake up to a different bedroom every day
Şimdi her gün farklı bir yatak odasında uyanıyorum
Living up in the clouds, thinking of how it all changed
Bulutlarda yaşıyorum, her şeyin nasıl değiştiğini düşünüyorum
Used to sit and watch paint dry, amazed by the limelight
Oturup boyanın kurumasını izlerdim, lambaya hayran olurdum
I can't ever be afraid
Hiç korkmazdım
I assumed that there was only room
Sadece bir odanın olduğunu varsaydım
For my dreams in my dreams, so I'd sleep and repeat 'til the moon went home
Rüyalarım içindeki hayallerim için, uyurdum ve ay eve gidinceye kadar ederdim
And I didn't know where it'd take me, but made me so crazy in love with it
Ve bunun beni nereye götüreceğini bilmezdim, ama beni kendine aşık ederdi
Then the universe aligned
Şimdi düzenlenmiş evren
Oh, with what I had in mind
Oh, kafamda olanla
Who knew there was a life behind those four pink walls?
Kim bilirdi bu dört pembe duvarın ardında bir hayat olduğunu?
Oh, the universe aligned
Şimdi düzenlenmiş evren
With what I wanted all this time
Tüm bu zamandır istediğimle
I knew there was a life behind those four pink walls
Kim bilirdi bu dört pembe duvarın ardında bir hayat olduğunu?
All of the days that I wasted gazing outside the window
Tüm günler camdan bakarak geçirdiğim
Impatient frustrations let out into my pillow
Sabırsız hüsranlar yastığıma düştü
Lied awake at night while my head wandered and I wondered why
Başım dolanırken gece uyanık uzanırdım neden olduğunu merak ederek
Things were different, everything shifted overnight
Herşey farklıydı, her şey bir anda değişti
Went from "when boredom strikes" to "Ms. Star on the Rise"
"Sıkıntı gelince" den "Yıldız yükselişte" ye gittim
It was all in an instant, man
Her şey çok aniydi, adamım
But those four pink walls, now I kinda miss them, man
Ama o dört pembe duvar, şimdi sanki onları özlüyorum, adamım
Then the universe aligned
Şimdi düzenlenmiş evren
With what I wanted all this time
Tüm bu zamandır istediğimle
I knew there was a life behind those four pink walls
Kim bilirdi bu dört pembe duvarın ardında bir hayat olduğunu?