I can tell you've been crying (yeah)
I can tell when you're lying, I could see on your face
I can hear in the silence
That you don't know if we really have what?it'd?take
Ağladığını söyleyebilirim (evet)
Ne zaman yalan söylediğini anlayabiliyorum, yüzünde görebiliyordum
Sessizlikte duyabiliyorum
Gerçekten alacağımız şeye sahip olup olmadığımızı bilmediğini
All?you ever need
It?was a meaning?to the words that I said
But you didn't believe me
When I told you that I loved you to death
İhtiyacın olan her şey
Söylediğim kelimelerin bir anlamıydı
Ama sen bana inanmadın
Seni ölümüne sevdiğimi söylediğimde
Oh, I never meant to leave you crying in the rain
I tried
Said forever, now forever feels so far away
I tried
Oh, seni asla yağmurda ağlarken bırakmak istemedim
Denedim
Sonsuza dek dedim, şimdi sonsuza kadar çok uzak geliyor
Denedim
I have my own demons
I was fighting, so I pushed you away (fighting, so I pushed you away)
Just know I never meant to leave you crying in the rain
Benim kendi şeytanlarım var
Dövüşüyordum, bu yüzden seni ittim (savaşıyordum, bu yüzden seni ittim)
Sadece bil ki seni asla yağmurda ağlarken bırakmak istemedim
Are you still undecided?
Are you still tryna find what you'll never replace?
No matter what, you won't find it
What if I told you I'm ready to change?
Hala kararsız mısın?
Hâlâ asla değiştiremeyeceğin şeyi bulmaya mı çalışıyorsun?
Ne olursa olsun bulamayacaksın
Ya sana değişmeye hazır olduğumu söylersem?
All you ever need
It was a meaning to the words that I said (oh, oh)
I wish you'd just believe me
When I tell you that I love you to death
İhtiyacın olan her şey
Söylediğim kelimelerin bir anlamıydı
Ama sen bana inanmadın
Seni ölümüne sevdiğimi söylediğimde
Oh, I never meant to leave you crying in the rain
I tried
Said forever, now forever feels so far away
I tried
Oh, seni asla yağmurda ağlarken bırakmak istemedim
Denedim
Sonsuza dek dedim, şimdi sonsuza kadar çok uzak geliyor
Denedim
I have my own demons
I was fighting, so I pushed you away (fighting, so I pushed you away)
Just know I never meant to leave you crying in the rain
Benim kendi şeytanlarım var
Dövüşüyordum, bu yüzden seni ittim (savaşıyordum, bu yüzden seni ittim)
Sadece bil ki seni asla yağmurda ağlarken bırakmak istemedim