Take a needle push it in starting with the eye.
Bir iğne aldım batırmaya göz ile başlamak için
For ever time they wandered and every time they lied.
Onların dolaştığı her sefer ve yalan söyledikleri her sefer için
Take a needle push it in stick it through the hands,
Bir iğne aldım sopayı doğrudan ellerine geçirmek için
For every time they smoothered me for failing your demands.
Taleplerinizi başarısızlığa uğratmak için onların beni boğduğu her sefer için
That Voodoo you do, comes back threefold on you
Senin yaptığın o Voodoo büyüsü, sana üç kat olarak geri dönecek
That voodoo you do, my paper-made man
Senin yaptığın o Voodoo büyüsü, benim kağıt yapımı adamım
(My paper made man)
benim kağıt yapımı adamım
Take a needle push it in press through his tongue,
bir iğne aldım diline geçirmek için
For ever time he told me that he loved me and whispered me undone.
Bana her seferinde beni sevdiğini söylediği için ve bana bittiğini fısıldadığı için
x2
That Voodoo you do, comes back threefold on you
Senin yaptığın o Voodoo büyüsü, sana üç kat olarak geri dönecek
That voodoo you do, my paper-made man
Senin yaptığın o Voodoo büyüsü, benim kağıt yapımı adamım
(My paper made man)
benim kağıt yapımı adamım
Ee ai ai oh [etc]
Take a need it push it in press it through his heart,
bir iğne aldım tamda kalbine sokup çıkarmak için
That Voodoo you do, comes back threefold on you
Senin yaptığın o Voodoo büyüsü, sana üç kat olarak geri dönecek
That voodoo you do, my paper-made man
Senin yaptığın o Voodoo büyüsü, benim kağıt yapımı adamım
(My paper made man)
benim kağıt yapımı adamım