Tell your boyfriend next time he around
Bir dahaki sefere buralarda olduğunda söyle şu erkek arkadaşına
To buy his own weed and don't wear my shit down
Kendi otunu almasını ve eşyalarımı yıpratmamasını
I wouldn't care if bre would give me some more
Çekici kız bana biraz daha verecek olsaydı bunu umursamazdım
I'd rather him leave you then leave him my draw
Seni bırakmasını benim beraberliğimi bırakmasına tercih ederim
When you smoke all my weed man
Erkeğim, bütün otumu tüttürdüğünde
You gotta call the green man
Yeşil adamı çağırmalıydın
So I can get mine and you get yours
Böylelikle ben kendiminkini, sen de kendininkini alırdın
Once is enough to make me attack
Beni hücum ettirmek için bir defası yeterli
So bring me a bag and your man can come back
Yani bana bir çanta getir ve erkeğin geri dönebilsin
I'll check him at the door make sure he got green
Onu kapıda kontrol edip otunun olduğuna emin olacağım
I'm tighter than airport security teams
Havaalanındaki güvenlik görevlilerinden daha gerginim
When you smoke all my weed man
Erkeğim, bütün otumu tüttürdüğünde
You gotta call the green man
Yeşil adamı çağırmalıydın
So I can get mine and you get yours
Böylelikle ben kendiminkini, sen de kendininkini alırdın
I'm my own man so when will you learn
Ben kendi başımayım erkeğim, yani ne zaman öğreneceksin
That you got a man but I got to burn
Bir adamın olduğunu, ama ben yanıp kül olmalıyım
Don't make no difference if I end up alone
Sonunu yalnız getirirsem hiçbir değişiklik olmaz
I'd rather have myself a smoke my homegrown
Evimde yetiştirdiklerimden sigara yapıp içmeyi yeğlerim
It's got me addicted, does more than any dick did
Bu beni bağımlı yapıyor, diğer heriflerden daha çok
Yeh I can get mine and you get yours
Evet ben kendiminkini sen kendininkini alırdın
Yeh I can get mine and you get yours
Evet ben kendiminkini sen kendininkini alırdın