In the depths I saw something beckoning me
Derinlerde bana işaret eden bir şey gördüm
An ugly shape deep down in the sea
Denizin içinde derinlerde çirkin bir şekil
In the corner of my eye, an inner world so blind
Gözümün ucunda, içerde bir dünya öyle kör ki
But I know, yes I know; it's only in my mind
Ama biliyorum, evet biliyorum; bu sadece zihnimde
In the depths I mirror myself, twisted reflections
Derinlerde kendimi yansıtıyorum, çarpık yansımalar
It is not me, must be a wicked imagination
Bu ben değilim, nefret dolu bir yansıma olmalı
In the language of sorrow at the bottom of the sea
Denizin dibinde hüznün lisanında
The shape turns it's head and speaks to me
Şekil bir kafaya dönüşüyor ve benimle konuşuyor
I am too many for my shadow on the wall
Duvardaki gölgem için çok fazlayım
Into the deepest of water we hand in hand fall
Denizin derinliğinde biz el ele düşüyoruz
Voices do surround, sadness is unbound
Sesler etrafı sarıyor, hüzün sınırsız
We dive, tranquillity in death is found
Dalıyoruz, ölümdeki sakinlik bulunuyor
A shadow walks beside me, my liquid gemini
Bir gölge yanımda yürüyor, benim sıvı ikizim
As I weep, It laughs, above the silent sky
Ben ağlarken, o gülüyor, sessiz gökyüzünün üstünde
And as I laugh, It kills me with every passing second,
Ve ben gülerken, o beni öldürüyor geçen her saniye
with every passing second...In the deepest of waters...
Geçen her saniye...en derin sularda...
I am too many for my shadow on the wall
Duvardaki gölgem için çok fazlayım
Into the deepest of water we hand in hand fall
Denizin derinliğinde biz el ele düşüyoruz
Voices do surround, sadness is unbound
Sesler etrafı sarıyor, hüzün sınırsız
We dive, tranquillity in death is found
Dalıyoruz, ölümdeki sakinlik bulunuyor
In the depths I saw something beckoning me
Derinlerde bana işaret eden bir şey gördüm
An ugly shape deep down in the sea
Denizin içinde derinlerde çirkin bir şekil
In the corner of my eye, an inner world so blind
Gözümün ucunda, içerde bir dünya öyle kör ki
But I know, yes I know; it's only in my mind
Ama biliyorum, evet biliyorum; bu sadece zihnimde
In the language of sorrow at the bottom of the sea
Denizin dibinde hüznün lisanında
The shape turns it's head and speaks to me
Şekil bir kafaya dönüşüyor ve benimle konuşuyor