You don't really know how to love yourself.
-Gerçekten kendini nasıl seveceğini bilmiyorsun
You didn't really learn how to face your truth.
-Kendi doğrunla nasıl yüzleşeceğini bilmiyordun
I watch you try, you can't get up,
-Çabanı izliyorum, ayağa kalkamazsın
You don't even know how to move
-Nasıl hareket edeceğini bile bilmiyorsun
I realise you are sedated.
-Uyuşturulduğunu fark ediyorum.
It's like a mental jungle:
-Zihinsel bir orman gibi bu
You will get lost, get lost, get lost.
-Kaybolacaksın, kaybolacaksın, kaybolacaksın
It's like a mental jungle:
-Zihinsel bir orman gibi bu
You will come home exhausted.
-Eve bitkin döneceksin
If I said I could help you to make a start,
-Eğer yeni bir başlangıç yapmana yardım edeceğimi söylediysem
You still wouldn't have the tools to mend your heart.
-Kalbini onaracak aletlerin yoktur
As I watch you try, you can't get up,
-Çabanı izlerken, ayağa kalkamazsın
You don't even know how to move
-Nasıl hareket edeceğini bile bilmiyorsun
I realise you are sedated.
-Uyuşturulduğunu fark ediyorum.
It's like a mental jungle:
You will get lost, get lost, get lost.
It's like a mental jungle:
You will come home exhausted.
(Hayko)
Birazdım, çoğaldım, elimdedir sandım
İnat içindeymiş inan ah kurtulsam
Nerdeydin ah sana uzandım da...
It's like a mental jungle:
-Zihinsel bir orman gibi bu.
You will get lost, get lost, get lost.
-Kaybolacaksın, kaybolacaksın, kaybolacaksın
It's like a mental jungle:
-Zihinsel bir orman gibi bu.
You will get lost, get lost, get lost.
-Kaybolacaksın, kaybolacaksın, kaybolacaksın
It's like a mental jungle:
-Zihinsel bir orman gibi bu.
You will come home exhausted.
-Eve bitkin döneceksin
İçime işledi kelimeler bir an içindeydi
Günahımsa bunlar, kabul edip öderim
Üzgünüm hem de çok üzgün