kalbime kalsa, aşkınla erirdi (aşkına düşerdi) لو على قلبي داب في هواك
yeter gece gündüz süren bana olan inadınو كفايه ليل و سهر و عناد ويايا
gözlerimin içinde şefkat ve sevgi, جوه عيوني حنين و غرام
iki gözünü özlüyorum مشتاق لعينيك
kalbim seni çağırdı: "acı bana, (insaf et, hâşâ-rahmeyle, şefkat duyup) gel günün birinde" diye قلبي ندالك حن فيوم وتعالى
sana canımı veririm yeter ki gel و اديك روحي بس تعالى
ey sevdiğim, yakın gel ياللي بحبك قرب
senden yana kalbimi rahatlat (öldün mü kaldın mı bildir) طمن قلبي عليك
çıkıp gidiyorsun günlerce ve gecelerce بتغيب ايام وليالي
ancak aklımdan çıkıp gitmiyorsun و انت ما بتغيب عن بالي
gidiyorsun ve beni merakta bırakıyorsun و تروح و تسبني عليك مشغول
iki gözünün ve aşkının hayalini kuruyorum بحلم بعينيك و غرامك
aşkından ve söylediklerinden eriyorum (onlara bitiyorum) و بدوب في هواك و كلامك
bir gece bile olsa neden bana geçmezsin ? (bi uğramazsın) ولا ليله يا ليه علي يطول
duy (dinle) beni ve yaşa kalbimle birlikte zamanımca (ömrüm elverdiğince) اسمع مني وعيش مع قلبي زماني
eri benim içimde, (sev beni) ben de seni yeni baştan seveyim وتدوب في واحبك تاني
yeter senden öncesi uzun süre yaşamışlığım كفايه عشت كثير من قبلك
hayal ederek seni بحلم بيك
benden uzaklaşıyorsun iyi ama neden? ben önünde (karşında) değil miyim ? تبعد عني ليه طب ما انا قدامك
kalbine sormaktayım: "hayallerin nedir" diye بسأل قلبك ايه احلامك
eğer dünyanın kendisini istiyorsan لو تتمنى الدنيا بحالها
ellerinin icinde olur (cebinde bil) تكون في ايديك