Something makes me sleepy
Bir şey benim uykumu getirir
Sleep slips slightly under my eyelids
Uyku göz kapaklarımın altından hafifçe kayar
İ grab it with my claws tear it apart
Onu pençelerimle yakalar yırtarak ayırırım
As it was a papersheet
Bir kağıt yaprağı gibi
While -blink- it''s still there
Hala (göz kırpma) oradayken
I have to wake up constantly
Sürekli uyanmak zorundayım