[Verse 1: Slug]
As far back as he cares to remember
Hatırlamaya değer bulduğu kadarını düşünecek olursa,
He used to see his old man lose the temper
yaşlı babasının sürekli kendini kaybettiğini görürdü
And mama's pretty face would catch it all
Ve annesinin tatlı suratına patlardı hep
On a regular basis the nest would fall
Bunun sürekli tekrarı, yuvanın çöküşüydü
But he was always safe from dad's rage
Ama o babasının öfkesinden hiç payını almazdı,
Cause mama sacrificed in his place
çünkü annesi onun yerini alırdı
Two-dozen years of the blood, sweat, tears
Kan, ter ve göz yaşlarıyla dolu iki düzine yıl
Avoid the mirror, losing her hair from the fear
Anne aynadan kaçınıyor, sıkıntıdan saçları dökülüyor
She never left him, she stayed inside
Anne asla çocuğunu bırakmıyor, evi terk edemiyor
He beat her ass up until the day that he died
Her gün dayak yiyor ta ki kocası ölene kadar
In fact, the biggest beating was the day that he died
Hatta, aslında en büyük dayağını kocası ölünce yiyor
Cause now it's too late for her to make a new life
Çünkü artık yeni bir hayata başlaması için çok geç
She gets to mourn for the touch of a punch
Yediği yumrukların yasını tutmaya başlıyor
Won't ever admit that she ain't clutchin it much
Ve asla bu ölümün, onu rahatlattığını itiraf edemeyecek
Someday she'll die, it still won't be done
Bir gün o da ölecek, ama hiçbir şey bitmeyecek
The anger lives on through their son
Tüm o öfke oğullarının içinde yaşayacak
Cause he saw, he caught it all
Çünkü o her şeyi bir bir gördü
A childhood of watching ma and pa get raw
Anne ve babasının kavgasını izleyerek geçen bir çocukluk
It's too bad for him, nah, that's half the truth
Bu onun için çok kötü, yooo, bu gerçeğin bi kısmı
Cause you back with him now and he's smackin you
Çünkü şimdi onunla sen berabersin ve seni dövüyor
What happened to you? You don't have a clue
Sana ne oldu? Hiçbir kanıtın yok
Did your mama used to suffer accidents too?
Senin annen de mi kötü kazalar geçirdi?
I never knew that you would stand for abuse
İstismarın karşısında duracağını hiç bilmezdim
I guess I just assumed that you would pack up and move
Sanırım eşyalarını toplayıp gitmeni düşündürdüm sana
Think about when you left him last time
Onu son terk ettiğin zamanı düşün
Said out loud that you would never forgive past crimes
Bağırarak yaptıklarını hiç unutmayacağını söylemiştin
Sunglasses, so dark, scarf around the neck to cover the choke marks
Güneş gözlikleri, her şey karanlık, ve boynundaki yaraları gizlemek için bir de atkı
And since you gotta justify returninVe geri dönmenin doğru olduğunu düşündüğün an,
You convinced yourself that he's just a hurt person
kendini, onun sadece incinmiş biri olduğuna ikna ettin
You wanna blame that cross he bears
Büyürken yaşadıklarında buluyorsun suçu,
But his pop's not there when he tosses you down stairs
ama seni merdivenden aşağı atarken*, babası orda değildi
[Hook: Slug] – [Nakarat: Slug]
Let me be the last to say
Bırak son sözü söyleyim
Please don't stay
Lütfen kalma
Let me be the last to say
Bırak son sözü söyleyim
You won't be okay
İyi olmayacaksın
[Verse 2: Slug]
Please put your shoes on and step into that warm weather
Lütfen ayakkabılarını giy ve kendini dışarıya at
Go get yourself a more better forever
Kendine çok daha iyisini bul ve onunla yaşa
Gotta put it down, you gotta leave it
Bu bir alışkanlık gibi, bırakmalısın
And don't ever come back again, you gotta mean it
Ve asla ama asla geri dönme, yapman gereken bu
Just tear it all apart and build new
Her şeyi paramparça et ve yenisini inşa et
Cause if you don't kill him, he's gonna kill you
Çünkü eğer sen onu öldürmezsen, o seni öldürecek
You can't hold hands when they make fists
Yumruk şeklindeki bir eli tutamazsın
And I ain't the first to say this
Ve biliyorum bunu söyleyen ilk kişi değilim,
[Hook: Slug] – [Nakarat: Slug]
But let me be the last to say
Ama bırak son sözü ben söyleyim
Please don't stay
Lütfen kalma
Let me be the last to say
Bırak son sözü söyleyim
You won't be okay
İyi olmayacaksın
Let me be the last to say
Bırak son sözü söyleyim
Please don't stay
Lütfen kalma