You put a bullet in my head
Kafama bir kurşun yerleştirdin
Turned black thoughts to red
Siyah düşüncelerim kırmızıya dönüştü
This could all end in tragedy
Bu, trajedi içinde son bulacaktı
I dream of your death,
Senin ölümünü düşlüyorum
Lay you down to rest
Dinlenmek için uzan
I won't look back in fond memory
Geriye bakmayacağım pervasız hatıra içindeyken
But time marches on like a soldier, are you a killer?
Ama bir asker gibi yürüme zamanı, sen bir katil misin?
I think I know what you are - a thief in the night
Bence biliyorum kim olduğunu - bir hırsız karanlık gecede
And though it's taken me so very long to figure you out
Ve buna rağmen seni anlamam çok uzun sürdü
You're throwing stones, your glass castle is falling down
Taşları atıyorsun, camdan kalen yıkılıyor
On top of your good times, I'm not interested in working this out
En iyi zamanlarının zirvesindeyken, yapmaya çalıştığın şeyle asla ilgilenmedim
You put a bullet in my head
Kafama bir kurşun yerleştirdin
Turned black thoughts to red
Siyah düşüncelerim kırmızıya dönüştü
This could all end in tragedy
Bu, trajedi içinde son bulacaktı
And that's what you are, a sad plastic fucking mess
Ve sen busun, üzgün plastik bir karışıklık
Don't come to me with how your tired, used up and just barely getting by
Asla bana gelme, nasıl yorulduysan, bittiysen ve zar zor idrak ediyorsan
Because I would walk on by and not even,
Çünkü ben bile üzerinde yürürdüm
Not even kick you when you're down,
Düştüğünde ben bile tekmelerdim
Though you would deserve it because you are lower than the lowest dog
Bunu hak ediyordun çünkü sen en alçak köpekten bile daha düşüksün
But this is the part where I say goodbye
Ama bu sadece söylediğim hoşçakalın bir kısmı
And let the sands of time blow over us
Ve kum saatinin bizi uçurmasına izin ver
Say goodbye, and let the sands of time blow over us
Hoşçakal de, ve bırak kum saati uçursun bizi
You've never had to crawl, you've never had to see,
Asla sürünmek zorunda değildin, asla görmek zorunda değildin
What it feels like to be so trapped underneath
Alttan kıstırılmış gibi olduğunda ne hissediyorsun
The weight of someone's world, comes crashing down on me
Birilerinin dünyasının ağırlığı, hızla üzerime doğru düşüyor
I was longing to be free, I put the bullet in you and me
Özgür olmak için arzuluydum, kurşunu sana ve kendime yerleştirdim
[x5]
This is my farewell to you and I,
Bu benim vedam sana ve kendime
This will all end in tragedy
Tüm bunlar trajediyle son bulacak
Woah, this will all end in tragedy. [x4 with fade out]
Evet, tüm bunlar trajediyle son bulacak (karartılarak)
This will all end in tragedy [x3]
Tüm bunlar trajediyle son bulacak
This will all end in tragedy.
Tüm bunlar trajediyle son bulacak