(Baby, what you do, what you do)
(Bebeğim, ne yapıyorsun, ne yapıyorsun)
(Please me, what you do, what you do)
(lütfen, ne yapıyorsun, ne yapıyorsun)
(Baby, what you do, what you do)
(Bebeğim, ne yapıyorsun, ne yapıyorsun)
(Please me, what you do, what you do)
(lütfen, ne yapıyorsun, ne yapıyorsun)
(Baby, what you do, what you do)
(Bebeğim, ne yapıyorsun, ne yapıyorsun)
When you feel me on the back of my bones
Beni kemiklerimin arkasında hissettiğinde
Now won't you tell me
şimdi bana söyleme
I'll leave you alone
seni yalnız bırakacağım
Why don't you tell me
neden bana söylemiyorsun
Now don't you tell me
şimdi bana söyleme
I wear the crown cuz im the one
Tacın bir tanesini giyerim
To be united, why you touch
Birleşmek, neden dokunuyorsun
Oh how you heal me
oh, Beni nasıl iyileştiriyorsun
Oh how you heal me
oh, Beni nasıl iyileştiriyorsun
I want you to touch me
bana dokunmanı istiyorum
(use me like you gonna do)
(beni yapacağın gibi kullan)
Touch me
dokun bana
(do me like you're gonna do)
(yapacağın gibi yap bana)
Touch me
dokun bana
(touch me like you wanna do)
(ana istediğin gibi dokun)
I want you to touch me
bana dokunmanı istiyorum
(use me like you gonna do)
(beni yapacağın gibi kullan)
Touch me
dokun bana
(do me like you're gonna do)
(yapacağın gibi yap bana)
Touch me
dokun bana
(touch me like you wanna do)
(ana istediğin gibi dokun)
Since you want it, baby
(sen istediğin için, bebeğim )
(since you want it, baby)
(sen istediğin için, bebeğim )
What you gonna do
(ne yapacaksın )
How you gonna please me
beni nasıl mutlu edeceksin
What you gonna do
(ne yapacaksın )
(what you gonna do)
(ne yapacaksın )
I doesn't want
istemiyorum
I want you to sit here
buraya oturmanı istiyorum
Since you want it, baby
(sen istediğin için, bebeğim )
I'm starving here for you
Burada senin için aç kalıyorum
That you gonna feed me
beni besleyeceksin
What you wanna do
ne yapmak istiyorsun
I want you, I want you
seni istiyorum, seni istiyorum
When you feel me at the back of my bones
Beni kemiklerimin arkasında hissettiğinde
Now won't you tell me
şimdi bana söyleme
I'll leave you alone
seni yalnız bırakacağım
Why don't you tell me
neden bana söylemiyorsun
Now don't you tell me
şimdi bana söyleme
I wear the crown just like no one
Tacı tıpkı hiçkimse gibi giyiyorum
To be united, why you touch
Birleşmek, neden dokunuyorsun
Oh how you heal me
oh, Beni nasıl iyileştiriyorsun
Oh how you heal me
oh, Beni nasıl iyileştiriyorsun
I want you to touch me
bana dokunmanı istiyorum
(use me like you gonna do)
(beni yapacağın gibi kullan)
Touch me
dokun bana
(do me like you're gonna do)
(yapacağın gibi yap bana)
Touch me
dokun bana
(touch me like you wanna do)
(ana istediğin gibi dokun)
I want you to touch me
bana dokunmanı istiyorum
(use me like you gonna do)
(beni yapacağın gibi kullan)
Touch me
dokun bana
(do me like you're gonna do)
(yapacağın gibi yap bana)
Touch me
dokun bana
(touch me like you wanna do)
(ana istediğin gibi dokun)
I want you to touch me
bana dokunmanı istiyorum
(tell me what you gonna do)
(Bana ne yapacağını söyle)
I want you to touch me
bana dokunmanı istiyorum
I want you to touch me
bana dokunmanı istiyorum
I want you to touch me
bana dokunmanı istiyorum
I want you, I want you
seni istiyorum, seni istiyorum
Touch me, touch me
bana dokun, bana dokun
I want you to touch me
bana dokunmanı istiyorum
Touch me
dokun bana