I couldn't tell you why she felt that way,
Onun niye böyle hissettiğini sana söyleyemedim
She felt it everyday.
Her gün bunu hissediyordu
And I couldn't help her,
Ve ona yardım edemedim
I just watched her make the same mistakes again.
Yalnızca aynı yanlışı tekrar yapışını seyrettim
What's wrong, what's wrong now?
Sorun ne, sorun ne şimdi?
Too many, too many problems.
çok fazla, çok fazla problem
Don't know where she belongs, where she belongs.
Nereye ait olduğunu bilmiyor, nereye ait olduğunu
She wants to go home, but nobody's home.
Evine gitmek istiyor ama evde kimse yok.
I's where she lies, broken inside.
Burası içinden kırılmış halde yattığı yer
No place to go, no place to go to dry her eyes.
Gidecek hiçbir yeri yok, gözlerini kurulamak için gidecek
hiçbir yer yok
Broken inside.
içten içe kırılmış
Open your eyes and look outside, find a reasons
Gözlerini aç ve dışarı bak , bir sebep bul
why you've been rejected, and now you can't find what you left behind.
Neden reddedildin ,Ve şimdi arkanda bıraktıklarını bulamıyorsun
Be strong, be strong now.
Güçlü ol, güçlü ol şimdi
Too many, too many problems.
Çok fazla, çok fazla problem var
Don't know where she belongs, where she belongs.
Nereye ait olduğunu bilmiyor, nereye ait olduğunu
She wants to go home, but nobody's home.
Evine gitmek istiyor ama evde kimse yok.
It's where she lies, broken inside.
Burası içinden kırık halde yattığı yer
No place to go, no place to go to dry her eyes.
Gidecek hiçbir yeri yok, gözlerini kurulamak için gidecek hiçbir yer yok
Broken inside.
içten içe kirilmis
Her feelings she hides.
Hissettiklerini saklıyor
Her dreams she can't find.
Hayallerini bulamıyor
She's losing her mind.
Aklını kaybediyor
She's fallen behind.
o geride kaldı
She can't find her place.
Yerini bulamıyor
She's losing her faith.
İnancını kaybediyor
She's fallen from grace.
zarifliğini yitirdi
She's all over the place.
O yerde
Yeah,oh
evet,oh
She wants to go home, but nobody's home.
Evine gitmek istiyor ama evde kimse yok
It's where she lies, broken inside.
Burası içinden kırık halde yattığı yer
No place to go, no place to go to dry her eyes.
Gidecek hiçbir yeri yok, gözlerini kurulamak için gidecek hiçbir yer yok
Broken inside.
içten içe kirilmis
She's lost inside, lost inside...oh oh yeah
İçeride kaybolmuş, içerde kayıp...oh oh evet
She's lost inside, lost inside...oh oh yeah
İçeride kaybolmuş, içerde kayıp...oh oh evet