Guess I got what I deserved
Hak ettiğimi aldım, sanıyorum ki.
Kept you waiting there too long, my love
Seni orada çok uzun zaman beklettim, aşkım.
All that time without a word
Bunca zaman tek kelime etmeden
Didn't know you'd think that I'd forget or I'd regret.
Unutabileceğimi ya da reddedebileceğimi düşüneceğini bilmiyordum.
The special love I had for you, my baby blue
Sana olan özel aşkım, mavi bebeğim
All the days became so long
Günler uzun gelmeye başladı
Did you really think, I'd do you wrong?
Seni yanıltacağımı düşündün mü gerçekten?
Dixie, when I let you go
Dixie, gitmene izin verdiğimde
Thought you'd realize that I would know
Bilebileceğimi düşünmüştüm
I would show the special love I have for you, my baby blue
Sana olan özel aşkımı göstereceğimi, mavi bebeğim
What can I do, what can I say
Ne yapabilirim, ne söyleyebilirim
Except I want you by my side
Seni yanımda istediğimin dışında
How can I show you, show me the way
Nasıl gösterebilirim bunu sana, yolu göster
Don't you know the times I've tried?
Denediğim zamanları bilmiyor musun?
Guess that's all I have to say
Tüm söylemem gerekenin bu olduğunu tahmin et
Except the feeling just grows stronger every day
İçimde gitgide büyüyen bu hissin haricinde
Just one thing before I go
Gitmeden önce son bir şey daha
Take good care, baby, let me know, let it grow
Kendine çok iyi bak, bebeğim, bilmeme izin ver, büyümesine izin ver
The special love you have for me, my Dixie, dear.
Bana karşı olan özel aşkının, Dixie'm, sevgilim.