Toprak Ana, Gök Gürültüsü Baba
Şimşekle tasarlanmıştım
Yukarıdaki yıldızlar gözlerim oldu
Hvergelmir akar damarlarımda
Saçlarım sonsuz gölün üzerindeki sis.
Toprağın rahmiyle, çiyin nemiyle
Doğdum güneş tepedeyken, gün yeniyken
Ve kuzgun yükseklerde süzüldü berrak gökte
Karalar seninle konuşacak, kalbin saf olduğunda
Ve seni dünyaya getirenler
Toprak Ana, Gök Gürültüsü Baba
Bu kalp kanatlandı, ben kartalın oğluyum
Fırtına ve garezin içinden, dokunulmamış, vuruluyor üzerine
ateş ve buzla dövülmüş olan bu kılıcın
Bıçağını izleyen runler
Görülebilir ama yalnızca benim iki gözümle.
Kara yazılmışçasına, yalanlar, eriyip gidecek
Güneş tekerleğiyle bugün göğü geçecek
Gölgeler dünyanın üzerine ağırca düşecek
Ama hakikat, taşlara derince oyulmuş, sürüp gidecek
ta ki cennetler bu dünyanın üzerine yıkılana dek.
Toprak Ana, Gök Gürültüsü Baba
By lightning conceived was I
The stars above became my eyes
Hvergelmir flows in my veins
My hair the mist across the never ending nameless lake
By womb of soil, the moist of dew
Born when sun was high, the day was new
And the raven soared high up in clear sky
The land will speak to you, when your heart is pure
And you were made by
Mother Earth, Father Thunder
This heart winged, I am eagles son
Through storm and spite, untouched, it is pounding on
This sword, forged in fire and ice
The runes that trail its blade can
be seen but by my two eyes
As if written in the snow, the lies, shall melt away
By the wheel of sun to cross the sky this day
Shadows may lay heavy upon the earth
But the truth, cut deep in stone, will last
Till the heavens comes tumbling down upon this world
Mother Earth, Father Thunder