heard Church bells ring
kilise çanlarının çaldığını duydum
I heard A choir singing
koronun şarkı söylediğini duydum
I saw my love Walk down The aisle
aşkımın koltukların arasından yürüdüğünü gördüm
On her finger He placed a ring
onun (kızın) parmağında, onun (aşkımın) verdiği yüzük duruyordu
Oooh, oh
I saw them Holding hands
onları el ele tutuşurken gördüm
She was Standing there with my man
o (kız) benim erkeğimle birlikte duruyordu
I heard Them promise
onların söz verdiklerini duydum;
Til death do Us part
'ölüm bizi ayırana kadar' diyerek.
Each word Was a pain In my heart
her bir kelime bir acıydı benim kalbimde
All i could do Was cry
yapabileceğim tüm şey ağlamaktı.
All i could do Was cry
yapabileceğim tüm şey ağlamaktı.
I was Losing the man That i love
sevdiğim adamı kaybediyordum
All i could do Was cry
yapabileceğim tüm şey ağlamaktı.
And now The wedding Is over
ve şimdi düğün bitti.
Rice, rice Has been Thrown over Their heads
pirinçler onların başlarına atılıyordu
For them life Has just begun
onlar için hayat henuz yeni başlamıştı
But mine Is ending
ama benim hayatım bitiyordu
Ooh
All i could do Was cry
yapabileceğim tüm şey ağlamaktı.
All i could do Was cry
yapabileceğim tüm şey ağlamaktı.
I was Losing the man That i love
sevdiğim adamı kaybediyordum
All i could do Was cry
yapabileceğim tüm şey ağlamaktı.