The truth is that you ripped out my heart
Then you stomped on it
The truth is that you switched up, you changed
You flipped the script (You flipped the script)
I'm out here feeling so weak, don't?need?this?punishment
And every time?you lie, you?lied, I felt that shit (I felt that shit)
Gerçek şu ki, kalbimi parçaladın
Sonra üzerine bastın
Gerçek şu ki sen değiştin, değiştin
Senaryoyu çevirdin (Senaryoyu çevirdin)
Burada çok zayıf hissediyorum, bu cezaya ihtiyacım yok
Ve her yalan söylediğinde, yalan söyledin, bunu boku hissettim (o boku hissettim)
And every time you lie, you lied, I felt that shit
And every time you said 'goodbye,” I felt that shit
Ve her yalan söylediğinde, yalan söyledin, bunu hissettim
Ve her ‘hoşça kal' dediğinde, bunu hissettim
So kill me, kill me, kill me, I'm not goin' out tonight
I don't wanna see your face, I'd rather stay inside
Kill me, kill me, kill me, all I hear from you are lies
You made me wanna live forever, now I wanna die
Öyleyse öldür beni, öldür beni, öldür beni, bu gece dışarı çıkmayacağım
Yüzünü görmek istemiyorum, içeride kalmayı tercih ederim
Öldür beni, öldür beni, öldür beni, senden tek duyduğum şey yalanlar
Bana sonsuza kadar yaşamayı istettin, şimdi ise ölmek istiyorum
Every time you lie, you lied, I felt, felt
Every time you said 'goodbye,” I felt, felt
Every time you lie, you lied, I felt, felt
Every time you said 'goodbye,” I felt, felt
Her yalan söylediğinde, yalan söyledin, hissettim, hissettim
Her ‘hoşça kal' dediğinde, bunu hissettim, hissettim
Her yalan söylediğinde, yalan söyledin, hissettim, hissettim
Her ‘hoşça kal' dediğinde, bunu hissettim, hissettim
I don't wanna see your new life, your new guy
And your accomplishments (Your accomplishments)
I don't wanna read the letters, those words
They don't mean shit (I don't wanna see them)
I'm out here feeling so weak, don't need this punishment
And every time you lie, you lied, I felt that shit (I felt that shit)
Yeni hayatını, yeni erkeğini görmek istemiyorum
Ve başarılarını (Başarıların)
Harfleri okumak istemiyorum, bu kelimeleri
Hiçbir şey ifade etmiyorlar
Burada çok zayıf hissediyorum, bu cezaya ihtiyacım yok
Ve her yalan söylediğinde, yalan söyledin, bunu hissettim (o boku hissettim)
And every time you lie, you lied, I felt that shit
And every time you said 'goodbye,” I felt that shit (Oh)
Ve her yalan söylediğinde, yalan söyledin, bunu hissettim
Ve her ‘hoşça kal' dediğinde, bunu hissettim
So kill me, kill me, kill me, I'm not goin' out tonight
I don't wanna see your face, I'd rather stay inside
Kill me, kill me, kill me, all I hear from you are lies
You made me wanna live forever, now I wanna die
Öyleyse öldür beni, öldür beni, öldür beni, bu gece dışarı çıkmayacağım
Yüzünü görmek istemiyorum, içeride kalmayı tercih ederim
Öldür beni, öldür beni, öldür beni, senden tek duyduğum şey yalanlar
Bana sonsuza kadar yaşamayı istettin, şimdi ise ölmek istiyorum
Every time you lie, you lied, I felt, felt
Every time you said 'goodbye,” I felt, felt
Every time you lie, you lied, I felt, felt
Every time you said 'goodbye,” I felt, felt
Her yalan söylediğinde, yalan söyledin, hissettim, hissettim
Her ‘hoşça kal' dediğinde, bunu hissettim, hissettim
Her yalan söylediğinde, yalan söyledin, hissettim, hissettim
Her ‘hoşça kal' dediğinde, bunu hissettim, hissettim
So kill me, kill me, kill me, I'm not goin' out tonight
I don't wanna see your face, I'd rather stay inside (Inside)
Kill me, kill me, kill me, all I hear from you are lies
You made me wanna live, laugh, love, and now I wanna die
Öyleyse öldür beni, öldür beni, öldür beni, bu gece dışarı çıkmayacağım
Yüzünü görmek istemiyorum, içeride kalmayı tercih ederim
Öldür beni, öldür beni, öldür beni, senden tek duyduğum şey yalanlar
Bana sonsuza kadar yaşamayı istettin, şimdi ise ölmek istiyorum
Every time you lie, you lied, I felt, felt
Every time you said 'goodbye,” I felt, felt
Every time you lie, you lied, I felt, felt
Every time you said 'goodbye,” I felt, felt
Her yalan söylediğinde, yalan söyledin, hissettim, hissettim
Her ‘hoşça kal' dediğinde, bunu hissettim, hissettim
Her yalan söylediğinde, yalan söyledin, hissettim, hissettim
Her ‘hoşça kal' dediğinde, bunu hissettim, hissettim
Every time you lie, you lied, I felt that, felt that
Her yalan söylediğinde, yalan söyledin, bunu hissettim, hissettim