This is the first (thing I remember)
-bu ilk (hatırladığım şey)
Now it's the last (thing left on my mind)
-şimdi bu son (aklımda kalan şey)
Afraid of the dark (do you hear me whisper)
-karanlıktan korkmak (fısıltımı duyuyormusun)
An empty heart (replaced with paranoia)
-boş bir kalp (paranoyayla değiştirilen)
Where do we go (life's temporary)
-nereye gidiyoruz (hayat geçici)
After i'm gone (like new years resolutions)
-ben gittikten sonra (yeni yıl kararlılıkları gibi)
Why is this hard (do you recognize me)
-bu neden zor (beni tanıdın mı)
I know I'm wrong (but I can't help believin')
-biliyorum haksızım (ama inanmaya yardım edemiyorum)
I'm so lost
-çok kayıbım
I'm barely here
-ancak buradayım
I wish I could explain myself
-keşke kendimi açıklayabilseydim
But words escape me
-ama kelimeler benden kaçıyor
It's too late
-çok geç
To save me
-beni kurtarmak için
You're too late
-çok geç kaldın
You're too late
-çok geç kaldın
You're cold with disappointment
-hayal kırıklığına uğradın ve çok soğuksun
While I'm drowning in the next room
-ben yan odada boğulurken
The last contagious victim of this plague between us
-aramızdaki bu vebanın son bulaşıcı kurbanı
I'm sick with apprehension
-ben endişeli ve hastayım
I'm crippled from exhaustion
-ben yorgunluktan sakatlandım
And I dread the moment when you finally come to kill me
-ve en sonunda beni öldürmeye geleceğin andan çok korkuyorum
This is the first (thing I remember)
-bu ilk (hatırladığım şey)
Now it's the last (thing left on my mind)
-şimdi bu son (aklımda kalan şey)
Afraid of the dark (do you hear me whisper)
-karanlıktan korkmak(fısıltımı duyuyormusun)
An empty heart (replaced with paranoia)
-boş bir kalp (paranoyayla değiştirilen)
Where do we go (life's temporary)
-nereye gidiyoruz (hayat geçici)
After we're gone (like new years resolutions)
-biz gittikten sonra (yeni yıl kararlılıkları gibi)
Why is this hard (do you recognize me)
-bu neden zor (beni tanıdın mı)
I know I'm wrong (but I can't help believin')
-biliyorum haksızım (ama inanmaya yardım edemiyorum)