The festival was over, the boys were all plannin' for a fall
Şölen bitmişti, çocukların hepsi sonbaharı planlıyordu
The cabaret was quiet except for the drillin' in the wall
Duvarı delmesi dışında kabare sessizdi
The curfew had been lifted and the gamblin' wheel shut down
Sokağa çıkma yasağı vardı ve kumar çarkları kapatılmıştı
Anyone with any sense had already left town
Aklı olan herkes çoktan şehri terketmişti
He was standin' in the doorway lookin' like the Jack of Hearts
Girişte Jack of Hearts gibi duruyordu
He moved across the mirrored room, 'Set it up for everyone,' he said
Aynalı odaya doğru geldi "Herkese hazırlayın bunu" dedi
Then everyone commenced to do what they were doin' before he turned their heads
Sonra herkes o kafalarını döndürmeden önce yaptıkları şeye döndü
Then he walked up to a stranger and he asked him with a grin
Sonra yabancıya doğru yürüdü ve sırıtışla sordu
'Could you kindly tell me, friend, what time the show begins?"Bana nazikçe söyler misin, arkadaşım, gösteri ne zaman başlıyor?"
Then he moved into the corner, face down like the Jack of Hearts
Sonra köşeye yürüdü, yüzü Jack of Hearts gibiydi
Backstage the girls were playin' five-card stud by the stairs
Sahne arkasında kızlar merdivende beş kartlı damızlıkta oynuyorlardı
Lily had two queens, she was hopin' for a third to match her pair
Lily'nin iki kızı vardı, çifti birleştirmek için üçüncüyü de bekliyordu
Outside the streets were fillin' up, the window was open wide
Dışarıda, sokaklar doluyordu, pencere kocaman açıktı
A gentle breeze was blowin', you could feel it from inside
Nazik bir meltem esiyordu, içerden de hissedebilirdin onu
Lily called another bet and drew up the Jack of Hearts
Lily başka bir iddiaya girdi ve Jack of Hearts'ı çizdi
Big Jim was no one's fool, he owned the town's only diamond mine
Büyük Jim kimsenin aptalı değildi, onda şehrin tek elmas madeni vardı
He made his usual entrance lookin' so dandy and so fine
Normal girişini şık ve güzel görünüşüyle yaptı
With his bodyguards and silver cane and every hair in place
Korumalarıyla ve gümüş sopasıyla ve yerindeki her saçla
He took whatever he wanted to and he laid it all to waste
Her istediğini aldı ve hepsini kaybetmeye yatırdı
But his bodyguards and silver cane were no match for the Jack of Hearts
Ama korumaları ve gümüş sopası Jack of Hearts için eş değildi
Rosemary combed her hair and took a carriage into town
Rosemary saçını taradı ve şehre binek arabası aldı
She slipped in through the side door lookin' like a queen without a crown
Taçsız bir kraliçe gibi görünerek kapıdan içeri sızdı
She fluttered her false eyelashes and whispered in his ear
Yanlış kirpiklerini kırptı ve kulağına fısıldadı
'Sorry, darlin', that I'm late,' but he didn't seem to hear
"Üzgünüm sevgilim, geç kaldım" ama duyacak gibi değildi
He was starin' into space over at the Jack of Hearts
Jack of Hearts'ın üzerinden uzaya gözlerini dikmişti
'I know I've seen that face before,' Big Jim was thinkin' to himself
"Biliyorum bu yüzü önceden gördüm" diyordu Koca Jim kendine
'Maybe down in Mexico or a picture up on somebody's shelf"Meksikada ya da birinin rafındaki fotoğrafta"
But then the crowd began to stamp their feet and the houselights did dim
Ama sonra kalabalık ayağını sertçe vurmaya başladı ve ışıklar karardı
And in the darkness of the room there was only Jim and him
Ve odanın karanlığında sadece Jim ve o vardı
Starin' at the butterfly who just drew the Jack of Hearts
Jack of Hearts'ı çizen kelebeğe bakarken
Lily was a princess, she was fair-skinned and precious as a child
Lily bir prensesti, güzel vücutlu ve değerli bir çocuktu
She did whatever she had to do, she had that certain flash every time she smiled
Yapmasını gerekeni yaptı, gülümsediği zaman o kesin ışık yüzündeydi
She'd come away from a broken home, had lots of strange affairs
Fakir bir yuvadan gelebilirdi, garip ilişkileriyle
With men in every walk of life which took her everywhere
Hayatının her yürüyüşünde onu her yere götüren adamlarla
But she'd never met anyone quite like the Jack of Hearts
Ama o asla Jack of Hearts gibisiyle tanışmadı
The hangin' judge came in unnoticed and was being wined and dined
Asılma mahkemesi farkedilmeden geldi ve ağırlanıp ziyafet verilmişti
The drillin' in the wall kept up but no one seemed to pay it any mind
Duvarın delinmesi devam etti ama kimse önem vermedi
It was known all around that Lily had Jim's ring
Lily'de Jim'in yüzüğü olduğunu herkes biliyordu
And nothing would ever come between Lily and the king
Ve hiçbir şey Lily ve kral arasına giremezdi
No, nothin' ever would except maybe the Jack of Hearts
Hayır, belki de Jack of Hearts dışında hiçbir şey
Rosemary started drinkin' hard and seein' her reflection in the knife
Rosemary sertçe içmeye başladı ve bıçakta yansıması gördü
She was tired of the attention, tired of playin' the role of Big Jim's wife
İlgiden bıkmıştı, Koca Jim'in eşi rolünü oynamaktan bıkmıştı
She had done a lot of bad things, even once tried suicide
Fazla kötü şey yaptı, hatta bir kere intiharı denedi
Was lookin' to do just one good deed before she died
Ölmeden önce sadece son bir iyi iş arıyordu
She was gazin' to the future, riding on the Jack of Hearts
Geleceği düşlüyordu, Jack of Heartsla sürdüğü
Lily washed her face, took her dress off and buried it away
Lily yüzünü yıkadı, elbisesini çıkardı ve yaktı
'Has your luck run out?' she laughed at him, 'Well, I guess you must
"Şansın geri döndü mü?" dedi ona gülerek "Eh bilsen iyi
have known it would someday
Bir gün senin olacak
Be careful not to touch the wall, there's a brand-new coat of paint
Duvara dokunmamaya dikkat et, yeni bir mont boyası var
I'm glad to see you're still alive, you're lookin' like a saintHala yaşadığını görmek güzel, aziz gibi görünüyorsun"
Down the hallway footsteps were comin' for the Jack of Hearts
Holde ayak sesleri Jack Of Hearts'a geliyordu
The backstage manager was pacing all around by his chair
Sahne arkası menajeri sandalyesi etrafında yürüyordu
'There's something funny going on,' he said, 'I can just feel it in the air"Tuhaf bir şey oluyor" dedi "Bunu havadan hissedebiliyorum"
He went to get the hangin' judge, but the hangin' judge was drunk
Asılma mahkemesine gitti ama sarhoşlardı
As the leading actor hurried by in the costume of a monk
Başrol oyuncusunun keşiş kostümüyle koşuşması gibi
There was no actor anywhere better than the Jack of Hearts
Jack of Hearts'dan daha iyisi hiçbir yerde yoktu
Lily's arms were locked around the man that she dearly loved to touch
Lily'nin kolları adamın etrafında kitliyordu, ona dokunmayı severdi
She forgot all about the man she couldn't stand who hounded her so much
Adamı tamamen unuttu, onu o kadar takip edene tahammül edemedi
'I've missed you so,' she said to him, and he felt she was sincere
"Seni özledim ama" dedi ona ve o da samimi olduğunu hissetti
But just beyond the door he felt jealousy and fear
Ama kapının ötesinde kıskanç ve korkulu hissetti
Just another night in the life of the Jack of Hearts
Bu da Jack of Hearts'ın başka bir hayatıydı
No one knew the circumstance but they say that it happened pretty quick
Kimse bu koşulu bilmiyordu ama hemen gerçekleştiğini söylediler
The door to the dressing room burst open and a cold revolver clicked
Soyunma odasına giden kapı açıktı ve soğuk tabanca tıkırdadı
And Big Jim was standin' there, ya couldn't say surprised
Ve Koca Jim ordaydı, şaşırmış olamazdın
Rosemary right beside him, steady in her eyes
Rosemary hemen arkasındaydı, sabitlik gözlerinde
She was with Big Jim but she was leanin' to the Jack of Hearts
Koca Jim'leydi ama Jack of Hearts'a yaslanıyordu
Two doors down the boys finally made it through the wall
İki kapı önündeki çocuklar sonunda duvarı deldi
And cleaned out the bank safe, it's said that they got off with quite a haul
Ve yığını güvenle temizledi, bu söylendi, bir çekmeyle çıktılar
In the darkness by the riverbed they waited on the ground
Nehir yatağındaki karanlıkta yerde beklediler
For one more member who had business back in town
Bir üye için daha şehirde işi olan
But they couldn't go no further without the Jack of Hearts
Ama Jack of Hearts'sız daha uzağa gidemediler
The next day was hangin' day, the sky was overcast and black
Ertesi gün asılma günüydü, gökyüzü bulutlu ve siyahtı
Big Jim lay covered up, killed by a penknife in the back
Koca Jim gizlenmiş yatıyordu, arkasından çakıyla öldürülerek
And Rosemary on the gallows, she didn't even blink
Ve Rosemary korktu, göz bile kırpmadı
The hangin' judge was sober, he hadn't had a drink
Asma yargıcı uyanıktı, bir şey içmemişti
The only person on the scene missin' was the Jack of Hearts
Orada olmayan tek kişi Jack of Heartstı
The cabaret was empty now, a sign said, 'Closed for repairKabare şimdi boştu, bir işaret dedi ki "Tamir için kapalı"
Lily had already taken all of the dye out of her hair
Lily çoktan saçından boyayı almıştı
She was thinkin' 'bout her father, who she very rarely saw
Babasını düşünüyordu, çok nadir gördüğü
Thinkin' 'bout Rosemary and thinkin' about the law
Rosemary'i ve yasayı düşünüyordu
But most of all she was thinkin' 'bout the Jack of Hearts
Ama çoğunlukla Jack of Hearts'ı düşünüyordu