Do-do-do. Do-do-do. Do-do-do.
(You can't tell the woman from the man)
(Kadınla erkeği ayırt edemezsin)
No, I say you can't, 'cause they're dressed in the same pollution;
Hayır, yapamazsın diyorum çünkü aynı kirlilikle giyinmişler
(dressed in the same pollution)
(aynı kirlilikle giyinmişler)
Their mind is confused with confusion
Akılları karmaşayla karışmış
With their problems since they've no solution:
Sonuçları olmadığı için problemleri var
They become the midnight ravers.
Geceyarısı yaygaracısı oluyorlar
Someone say:
Biri desin:
(Please, don't let me down!)
(Lütfen, bırakma beni!)
Oh, please, don't let me - ee-ya-bab, oh, please don't let me down!
Oh lütfen bırakma beni
(Midnight) Midnight ravers! (ravers) Midnight ravers!
Geceyarısı yaygaracıları!
(Please don't) Oh, please, please,
Lütfen lütfen
don't let me down, down, down, down, down!
Don't let me down;
Don't let me down.
Bırakma beni
I see ten thousand chariots (ah-ah-ah-ah)
10bin savaş arabası görüyorum
And they coming without horses; (coming without horses)
Atsız geliyorlar bir de
The riders - they cover their face, (ah-ah-ah-ah)
Sürücüler, yüzlerini kapatıyorlar
So you couldn't make them out in smoky place -
Dumanlı yerde göremezsin onları
(make them out in smoky places)
In that musical stampede, where everyone is doing their thing.
Müzikal izdihamda, herkes işini yapıyor
Musical stampede - people swingin';
Müzikal izdihamda, insanlar sallanıyor
Musical stampede. Someone say:
Müzikal izdihamda biri diyor ki
People, ride on! (keep a-ridin'!)
Millet, sürün!
(keep a-ridin'!) Ride on!
Sürmeye devam!
(keep a-ridin'!) Midnight ravers!
Geceyarısı yaygaracıları
People, ride on! (keep a-ridin'!)
Millet, sürün!
(keep a-ridin'!) Ride on!
Sürmeye devam!
(keep a-ridin'!) Midnight ravers!
Geceyarısı yaygaracıları
I can't tell my woman from the man:
Kadınımı erkekten ayırt edemiyorum
She is dressed in the same pollution; (dressed in the same pollution)
Aynı kirlilikle giyinmiş
Her mind is confused with confusion:
Aklı karmaşa ile karmaşık
To my problem seems there's never - never no solution!
Benim sorunuma ise asla bir çözüm yok!
I've become a night-life raver
And I'm beggin' you, (please) please, please -
oh, beel-ya-ba-ba - please don't ya let me down!
(Midnight) Midnight ravers! (ravers) Midnight ravers!
Geceyarısı yaygaracıları!
(Please don't) Oh, please, please,
Lütfen lütfen
don't let me down, down, down, down, down!
Don't let me down;
Don't let me down.
Bırakma beni
I see ten thousand chariots (ah-ah-ah-ah)
10bin savaş arabası görüyorum
And they coming without horses; (coming without horses)
Atsız geliyorlar bir de
The riders - they cover their face, (ah-ah-ah-ah)
Sürücüler, yüzlerini kapatıyorlar
So you couldn't make them out in smoky place -
Dumanlı yerde göremezsin onları
(make them out in smoky places)
In that musical stampede, where everyone is doing their thing.
Müzikal izdihamda, herkes işini yapıyor
Musical stampede - people swingin';
Müzikal izdihamda, insanlar sallanıyor
Musical stampede. Someone say:
Müzikal izdihamda biri diyor ki
People, ride on! (keep a-ridin'!)
Millet, sürün!
(keep a-ridin'!) Ride on!
Sürmeye devam!
(keep a-ridin'!) Midnight ravers!
Geceyarısı yaygaracıları
People, ride on! (keep a-ridin'!)
Millet, sürün!
(keep a-ridin'!) Ride on!
Sürmeye devam!
(keep a-ridin'!) Midnight ravers!
Geceyarısı yaygaracıları