If I had to, I would put myself right beside you
- Eğer zorunda olsaydım kendimi tam senin yanına yerleştirirdim
So let me ask
- Yani sormama izin ver
Would you like that?
- Bu hoşuna gider miydi?
Would you like that?
- Bu hoşuna gider miydi?
And I don't mind, if you say this love is the last time
- Ve sen bu aşk sonuncu dersen eğer, aldırmam
So now I'll ask
- Yani soruyorum şimdi
Do you like that?
- Bu hoşuna gidiyor mu?
Do you like that?
- Bu hoşuna gidiyor mu?
No!
- Hayır!
Something's getting in the way.
- Bir şey engelliyor.
Something's just about to break.
- Bir şey neredeyse bozuyor.
I will try to find my place in the diary of Jane.
- Jane'in günlüğündeki yerimi bulmayı deneyeceğim.
So tell me how it should be.
- Bu yüzden nasıl olması gerektiğini söyle bana
Try to find out what makes you tick.
- Seni tıkırdatanın ne olduğunu öğrenmeye çalışıyorum.
As I lie down sore and sick.
- Yaralı ve hasta yatıyorken
Do you like that?
- Bu hoşuna gidiyor mu?
Do you like that?
- Bu hoşuna gidiyor mu?
There's a fine line between love and hate.
- And I don't mind.
Just let me say that
- I like that
I like that
Something's getting in the way.
- Bir şey engelliyor.
Something's just about to break.
- Bir şey neredeyse bozuyor.
I will try to find my place in the diary of Jane.
- Jane'in günlüğündeki yerimi sağlamayı deneyeceğim.
As I burn another page,
- Başka bir sayfayı yakarken,
As I look the other way.
- Başka bir yola bakarken.
I still try to find my place in the diary of Jane.
- Hala Jane'in sözlüğündeki yerimi bulmaya çalışıyorum.
Desperate, I will crawl
- Çaresiz sürüneceğim
Waiting for so long
- Bu kadar uzun zamandır bekliyorum.
No love, there is no love.
- Aşk yok, aşk yok.
Die for anyone
- Birisi için ölüyorumç
What have I become?
- Ben ne hale geldim?
Something's getting in the way.
- Bir şey engelliyor.
Something's just about to break.
- Bir şey neredeyse bozuyor.
I will try to find my place in the diary of Jane.
- Jane'in günlüğündeki yerimi sağlamayı deneyeceğim.
As I burn another page,
- Başka bir sayfayı yakarken,
As I look the other way.
- Başka bir yola bakarken.
I still try to find my place in the diary of Jane.
- Hala Jane'in sözlüğündeki yerimi bulmaya çalışıyorum.