And then I found out how hard it is to really change.
-Ve gerçekten değişmenin ne kadar zor olduğunu fark ettim
Even hell can get comfy once you've settled in.
-Yerleştiğinde cehennem bile rahatlaşabilir
I just wanted the numb inside me to leave.
-Sadece içimdeki hissizin benden ayrılmasını istedim
No matter how fucked you get, there's always hell when you come back down.
-Boku nasıl yediğin önemli değil, geri geldiğinde burası senin için hep cehennem olacak
The funny thing is all I ever wanted I already had.
-Hep istediğim ve sahip olduğum komik şey,
There's glimpses of heaven in everything.
-Cennetin her şeyin içindeki işaretleridir
In the friends that I have, the music I make, the love that I feel.
-Sahip olduğum arkadaşlarda, yaptığım müzikte, hissettiğim aşkta
I just had to start again.
-Sadece yeniden başlamam gerek
The days are a death wish
-Bu günler birer ölüm dileği
A witch hunt for an exit
-Cadı avı, bir çıkış için
I am powerless...
-Güçsüzüm
The fragile, the broken
-Kırılgan, kırılmış
Sit in circles and stay unspoken
-Bu çemberlerin ortasında otur ve suskun kal
We are powerless...
-Biz güçsüzüz
Cause we all walk alone on an empty staircase
-Çünkü hepimiz boş bir merdivende yalnız yürüyoruz
Silent halls and nameless faces
-Sessiz salonlar ve isimsiz yüzler
I am powerless...
-Güçsüzüm
Everybody wants to go to Heaven
-Herkes cennete gitmek ister
But nobody wants to die
-Ama kimse ölmek istemez
I can't fear death no longer
-Ölümden daha fazla korkamam
I've died a thousand times
-Binlerce kez öldüm zaten
Why explore the universe
-Neden evreni keşfediyoruz,
When we don't know ourselves?
-Biz bizi bilmezken?
There's an emptiness inside our heads
-Kafalarımızın içinde bir boşluk var
That no one dares to dwell...
-Kimsenin yaşamaya cesaret edemeyeceği
Throw me to the flames
-Beni alevlere fırlat
Watch me burn!
-Yanışımı izle!
Set my world ablaze
-Dünyamı ateşe ver
Watch me burn!
-Yanışımı izle!
How are we on a scale of one to ten?
-Nasıl birden ona kadar bir ölçekte olabiliriz?
Could you tell me what you see?
-Bana ne gördüğünü anlatabilir misin?
Do you wanna talk about it?
-Bunun hakkında konuşmak ister misin?
How does that make you feel?
-Bu seni nasıl hissettiriyor?
Have you ever took a blade to your wrists?
-Hiç bileklerine bir kılıç vurdun mu?
Have you been skipping meals?
-Yemekleri atlıyor musun?
We're gonna try something new today
-Bugün yeni bir şey deneyeceğiz
How does that make you feel?
-Seni nasıl hissettiriyor?
Hold me close, don't let go
-Beni sıkı tut, gitmeme izin verme
Watch me
-İzle beni
Hold me close, don't let go
-Beni sıkı tut, gitmeme izin verme
Watch me
-İzle beni
Hold me close, don't let go
-Beni sıkı tut, gitmeme izin verme
Watch me
-İzle beni
In this hospital for souls
-Bu ruh hastanesinde
[x3]
Hold me close, don't let go
-Beni sıkı tut, gitmeme izin verme
Watch me burn...
-Yanışımı izle
Hold me close, don't let go
-Beni sıkı tut, gitmeme izin verme
Watch me burn...
-Yanışımı izle
Hold me close, don't let go
-Beni sıkı tut, gitmeme izin verme
Watch me burn...
-Yanışımı izle
In this hospital for souls
-Bu ruh hastanesinde
[x2]