We can't we can't back down
-Pes edemeyiz
[x4]
Not right now we can't back down
-Hayır, şimdi pes edemeyiz.
Not right now we can't back down
-Hayır, şimdi pes edemeyiz.
We can't back down
-Pes edemeyiz.
Oh oh yeah yeah
-Oh oh evet, evet.
Don't close your eyes
-Gözlerini kapatma!
We're all in this together
-Bu işte birlikteyiz hepimiz
Wherever
-Neresi olursa olsun
We draw the line
-Sınırları biz koyarız
We're not going to straddle across it
-Bu iş karşısında da kararsız kalmayacağız
Or lose it
-Ya da kaybetmeyeceğiz.
We can't back down
-Pes edemeyiz
There's too much at stake
-Tehlikede olan çok şey var
This is serious
-Bu iş ciddi.
Don't walk away
-Kaçıp gitme!
We can't pretend it's not happening
-Olmuyormuş gibi davranamayız.
In our own backyard
-Kendi arka bahçemizde
Our own home plate
-Kendi kalemizde
We have been called out (We've been called out)
-Bağırıyoruz (Sesleniyoruz bir süredir)
Do you hear your name
-Adını duyuyor musun?
I'm not confused
-Kafam karışık değil
Lets win this thing
-Hadi kazanalım bitsin!
We can't back down
-Pes edemeyiz
There's too much at stake
-Tehlikede olan çok şey var
Don't walk away
-Kaçıp gitme!
Don't get me wrong
-Beni yanlışlaştırma
I don't like confrontation
-Meydan okumayı sevmiyorum.
I'd rather we all just get along
-Tercihen sadece iyi anlaşıyoruz
Music should be undivided united
-Müzik bir bütün halinde, birlik içinde olmalı.
We can't back down
-Pes edemeyiz
There's too much at stake
-Tehlikede olan çok şey var
This is serious
-Bu iş ciddi.
Don't walk away
-Kaçıp gitme!
We can't pretend it's not happening
-Olmuyormuş gibi davranamayız.
In our own backyard
-Kendi arka bahçemizde
Our own home plate
-Kendi kalemizde
We have been called out (We've been called out)
-Bağırıyoruz (Sesleniyoruz bir süredir)
Do you hear your name
-Adını duyuyor musun?
I'm not confused
-Kafam karışık değil
Lets win this thing
-Hadi kazanalım bitsin!
We can't back down
-Pes edemeyiz
There's too much at stake
-Tehlikede olan çok şey var
Don't walk away
-Kaçıp gitme!
We gotta situation that we can't ignore
-Göz ardı edemeyeceğimiz bir durumdayız.
Cause ignorance is not bliss
-Çünkü bilmezlikten gelmek mutluluk değil
We don't have to take this
-Bunu yapmak zorunda değiliz
No! With every big decision comes an equally important
-Hayır! Her bir büyük kararla aynı derecede önem kazanıyor
Share of the risk, we gotta take this
-Riski paylaş, bunu halletmek zorundayız!
We can't back down
-Pes edemeyiz
There's too much at stake
-Tehlikede olan çok şey var
This is serious
-Bu iş ciddi.
Don't walk away
-Kaçıp gitme!
We can't pretend it's not happening
-Olmuyormuş gibi davranamayız.
In our own backyard
-Kendi arka bahçemizde
Our own home plate
-Kendi kalemizde
We have been called out (We've been called out)
-Bağırıyoruz (Sesleniyoruz bir süredir)
Do you hear your name
-Adını duyuyor musun?
I'm not confused
-Kafam karışık değil
Lets win this thing
-Hadi kazanalım bitsin!
We can't back down
-Pes edemeyiz
There's too much at stake
-Tehlikede olan çok şey var
Don't walk away
-Kaçıp gitme!
We can't back down
-Pes edemeyiz
We cant back down
-Pes edemeyiz
Not right now
-Hayır, şimdi değil.
We cant back down
-Pes edemeyiz.