Ta tête, ton geste, ton air
Sont beaux comme un beau paysage;
Le rire joue en ton visage
Comme un vent frais dans un ciel clair.
Le passant chagrin que tu frôles
Est ébloui par la santé
Qui jaillit comme une clarté
De tes bras et de tes épaules.
Les retentissantes couleurs
Dont tu parsèmes tes toilettes
Jettent dans l'esprit des poètes
L'image d'un ballet de fleurs.
Ces robes folles sont l'emblème
De ton esprit bariolé;
Folle dont je suis affolé,
Je te hais autant que je t'aime!
Quelquefois dans un beau jardin
Où je traînais mon atonie,
J'ai senti, comme une ironie,
Le soleil déchirer mon sein,
Et le printemps et la verdure
Ont tant humilié mon coeur,
Que j'ai puni sur une fleur
L'insolence de la Nature.
Ainsi je voudrais, une nuit,
Quand l'heure des voluptés sonne,
Vers les trésors de ta personne,
Comme un lâche, ramper sans bruit,
Pour châtier ta chair joyeuse,
Pour meurtrir ton sein pardonné,
Et faire à ton flanc étonné
Une blessure large et creuse,
Et, vertigineuse douceur!
À travers ces lèvres nouvelles,
Plus éclatantes et plus belles,
T'infuser mon venin, ma soeur!
Başın, her halin, her hareketin
Güzeldir, bir manzara kadar güzel;
Bulutsuz bir gökte sanki serin yel
Gülücükler oynar yüzünde senin.
Dokunup geçtiğin kederli yolcu
Büyülenir sağlıklı duruşundan
Senin kollarınla omuzlarından
Sanırsın fışkıran aydınlıktır bu.
Elbiselerine serpiştirdiğin
Yankılar uyandıran o renkler
Şairlerin akıllarına işler
İmgesini bir çiçek balesinin.
Giydiğin delidolu fistanlar
Belirtisidir rengârenk ruhunun;
Ey beni çılgına döndüren çılgın,
Senden tiksinirim sevdiğim kadar!
Arada sırada güçsüzlüğümü
Sürüklerken çok güzel bir bahçede,
Duyumsadım, alaylı bir şekilde,
Güneş parçalamaktaydı göğsümü;
Ve ilkbahar ve çayır çimen bir de
Öyle kırdılar ki benim kalbimi,
Doğa'nın kendini bilmezliğini
Cezalandırdım bir çiçek üzerinde.
Öylesine isterdim ki, bir gece,
Saati çaldığı vakit zevklerin
Hâzinelerine kişiliğinin
Sürünmek bir ödlek gibi sessizce,
Cezalandirmak icin neşeli tenini
Bağışlanmış göğsünü çürütmek icin
Ve açmak icin şaşkin böğrüne
Bir büyük yara, geniş ve derin.
Ve sen ey baş döndüren tatlılık!
Daha parlak ve daha güzel olan,
Bu yeni dudaklar arasından,
Kız kardeşim, zehrimi sana kusmak icin!