Girl, you remind me, of a daydream I can't escape,
Kızım sen bana kaçamadığım bir hayali hatırlatıyorsun
I can beat the world, with you behind me,
Arkamda sen varken dünyayı yenebilirim
My wine would be sweet if you were my grape,
Eğer sen üzümüm olsaydın şarabım çok tatlı olurdu
And we'll make the most beautiful love that's ever made, (You know it)
Ve biz bugüne kadar yapılan en güzel sevişmeyi yaşardık(biliyorsun bunu)
And I'll give you everything inside I never gave, (You know it)
Sana içimi açardım kimseye açmadım daha önce(biliyorsun bunu)
If this is your world then I guess that means I'm your slave, (You know it)
Eğer bu senin dünyansa bu demek oluyor ki senin kölenim(biliyorsun bunu)
Call yourself the master but you know you must behave, (You know it)
Kendini sahip olarak çağır ama itaat etmek zorunda olduğunu bilmelisin(biliyorsun bunu)
I wonder why they say, (They say),
Merak ediyorum niye onlar
The limit is the sky, (The sky),
sınırın gökyüzü olduğunu söylüyorlar(gökyüzü)
It seems to me, we need to be, whatever is that high (That high)
Bana biz ne yüksekse o olmalıyız gibi görünüyor (yüksek)
Who says we need a plane, (Plane)
Kim bizim bir uçağa ihtiyacımız olduğunu söylüyor(uçağa)
When we can use our minds, (Our minds)
Biz aklımızı kullanabilirken (aklımızı)
It seems to me, we need to be, working on that tonight (Tonight)
Bana bu gece bunun üzerinde çalışmamız gerek gibi görünüyor (bu gece)
Your aura, it's so shiny,
Senin auran çok parlak
To find you didn't take that long,
Bu kadar uzun sürmemesini bulmak için
You're like a note, that's in there hiding,
Nota gibisin oralarda bi yerlerde saklanan
Subtle but special girl you make the song
Anlaşılması güç ama özel kız şarkıyı sen yap
And the way you fix your hair and two-step that's insane,
Ve saçını atış şeklin o iki hareket çok delice
(You know it)
Bunu biliyorsun
And every time you smile at me ooh girl you're in my brain,
Ve bana her gülümsediğinde kızım beynimdesin
(You know it)
Bunu biliyorsun
But this is your world so I guess that would be ok,
Ama bu senin dünyan bu yüzden bence sorun yok
(You know it)
Bunu biliyorsun
When you dance in front of me like that I can't debate,
Sen önümde tartışamayacağım şekilde dans ettiğinde
(You know it)
Bunu biliyorsun
Tell me one thing
Bana bir şey söyle
I wonder why they say, (They say),
Merak ediyorum onlar
The limit is the sky, (The sky),
Neden gökyüzünün sınır olduğunu söylüyorlar
It seems to me, we need to be, whatever is that high (That high)
Bana biz ne en yüksekse o olmamız gerekmiş gibi geliyor
Who says we need a plane, (Plane)
Kim bir uçağa ihtiyacımız olduğunu söylüyor
When we can use our minds, (Our minds)
Aklımızı kullanabilirken
It seems to me, we need to be, working on that tonight (Tonight)
Bana bu gece bunun üzerinde çalışmamız gerek gibi görünüyor
(Lift Off)***(kalkış)
Let's see how far we can go, Lift Off [x5]
Hadi ne kadar uzağa gidebiliriz görelim,kalkış]
I wonder why they say, (They say),
Merak ediyorum neden onlar
The limit is the sky, (The sky),
Gökyüzünün sınır olduğunu söylüyor
It seems to me, we need to be, whatever is that high (That high)
Bana en yüksek olmalıymışız gibi görünüyor
Who says we need a plane, (Plane)
Kim uçağa ihtiyacımız olduğunu söylüyor
When we can use our minds, (Our minds)
Akıllarımızı kullanabilirken
It seems to me, we need to be, working on that tonight (Tonight)
Bana bu gece bunun üzernde çalışmalıymışız gibi geliyor
Lift off***:uzay mekikleri geri sayımdan sonra kalkış yaptıkları
an söylenir 3..2…1…lift off gibi