Once I lived the life of a millionaire,
-Bir kez bir milyonerin hayatını yaşadım
Spent all my money, I just did not care.
-Tüm paramı harcadım, hiçbir şeyi önemsemedim
Took all my friends out for a good time,
-İyi zamanlarda tüm arkadaşlarımı yemeğe götürdüm
Bought bootleg whiskey, champagne and wine.
-Kaçak viski satın aldım, şampanya ve şarap...
Then I began to fall so low,
-So yavaşça düşmeye başladım
Lost all my good friends, I did not have nowhere to go.
-Tüm iyi arkadaşlarımı kaybettim, gidecek hiçbir yerim kalmadı.
I get my hands on a dollar again,
-Ellerimde bir dolar tuttum yine
I'm gonna hang on to it till that eagle grins.
-Kartallar sırıtana kadar dışarıda takılacağım.
'Cause no, no, nobody knows you
-Çünkü kimse, hiç kimse seni tanımıyor.
When you're down and out.
-üzgünken ve dışlanmışken.
In your pocket, not one penny,
-Cebinde, hiç para yok
And as for friends, you don't have any.
-Ve arkadaş konusunda da durum aynı.
When you finally get back up on your feet again,
-Yeniden ayaklarının üstünde durduğunda.
Everybody wants to be your old long-lost friend.
-Herkes uzun zamandır kayıp en eski arkadaşın olmak istiyor.
Said it's mighty strange, without a doubt,
-Bu kesinlikle tuhaf endişe duymadan
Nobody knows you when you're down and out.
-Hiç kimse seni tanımıyor, üzgünken ve dışlanmışken.
When you finally get back up on your feet again,
-Yeniden ayaklarının üstünde durduğunda.
Everybody wants to be your old long-lost friend.
-Herkes uzun zamandır kayıp en eski arkadaşın olmak istiyor..
Said it's mighty strange,
-Gerçekten tuhaf
Nobody knows you,
-Hiç kimse seni tanımıyor
Nobody knows you,
-Hiç kimse seni tanımıyor
Nobody knows you when you're down and out.
-Hiç kimse seni tanımıyor, üzgünken ve dışlanmışken.