I thought that this was somethin
bunun birşeyler olduğunu sanmıştım
Promising that one day It would turn into something
birgün bunun başka birşeylere dönüşebileceği için söz verdiğimzde..
(This)
Thought the feelings were mutual
hislerimizin karşılıklı (ortak) olduğunu sanmıştım
And I didn't have to guess
ve bunun doğruluğundan şüphe etmeme gerek yoktu
Started being skeptical
kuşkucu olmaya başladım
Always unavailable
sen sürekli ulaşılamazdın
Like ya didn't know
bilmiyormuşsun gibi
But now I'm feelin' something
ama şimdi bişeyler hissediyorum
(This)
Tellin' me this may not be the real something
(bu hissettiğim şeyler) bana bunun (ilişkimizin) gerçek olamayacağını söylüyor
(That)
You was showing me
bana fırsat veriyordun
Now I'm ready
şimdi ben hazırım
And you runninve sen kaçıyorsun
Damn you got me open
lanet olsun, sen beni sonuna kadar açtın
(sana sonuna kadar samimi olmamı sağladın
Now I'm feelin' like I'm chokin'
şimdi boğuluyormuşum gibi hissediyorum
Now where am I to go?
şimdi nereye gitmemi bekliyorsun?
Bridge:
I can't Believe that you can't feel my heart
kalbimi hissettiğine (anladığına) inanamam.
And I can't believe you let me fall so hard
benim böyle sert düşmeme izin verdiğine inanamam..
Stop playinoynamayı kes!
(How could you let it go this far?)
bunun bu kadar uzaklaşmasına nasıl izin verebildin?
If you had doubts that I wasn't the one
benim doğru kişi olmadığım hakkında endişelerin varsa...
You said
sen dedinki;
(That you're the type to take it slow)
'ben yavaştan alan bir tipim'
You said
sen dedinki;
(Before I stepped I'd let you know)
ben bir adım atmadan önce sana bildirecektim
Stop playin'
rol yapmayı kes!
(Before you let me see you with her)
seni o kızla görmeme izin vermeden önce;
You coulda told me a change was gon' come
bana bir değişikliğin yolda olduğunu söyleyebilirdin...
Chorus
Is she the reason you don't call like you use to
beni eskisi gibi aramamanın sebebi o kız mı?
Fall thru my hood like you use to
seviyemi düşürüyorsun tıpkı eskiden olduğu gibi
Put it on me hard like you use to do
beni zor durumda bırakıyorsun tıpkı eskisi gibi
I feel in my mind what's goin' on but my heart
won't let me go until I know
aklımda(mantığımda) neler döndüğünü biliyorum ama kalbim
(duygularım) bunu tamamen öğrenene kadar gitmeme izin vermeyecek
Is she the reason that my calls Couldn't reach ya
aramalarımın sana ulaşamaması o kızın yüzünden mi?
the deepest of my love Couldn't please ya or
bring it to me home Like you use to do
en derin aşkımın seni eskisi gibi getirememesi ?
(o kızın yüzünden mi?)
Seeing her fallin 'for your charm got me feelin'
like I wasn't good enough
o kızın, senin çekiciliğine kapıldığına görüyorum
ve bu beni sanki yeterince iyi değilmişim gibi hissettiriyor
Verse 2
See I know we not official
bak biliyorumki biz resmi değiliz (evli değiliz vs.. )
(No)
Us being official Ain't ever been an issue
eğer resmi olsaydık bile asla herhangi bir önemli nokta olmayacaktı
(No)
It came down to us
bu bize geldi
Boy remember we were different?
çocuk(Sevgilim), hatırla biz farklıydık..
You said that we'd talked
bunu biz konuşurken demiştin..
If we ever had a problem bout anything
eğer herhangi birşey hakkında problem yaşarsak
I was cool with no commitment
aramızda bir söz(evlilik) olmasa bile hallolabilridi
wait!
bekle
Let me take that back
geri almama izin ver bunu
It was you, so I was with it
bu(bunu söyleyen) sendin, bende oradaydım
(See)
gördün mü?
I guess I didn't get
sanırım bunu anlamamışım
When you showed you didn't miss it
bunu özlemediğini gösterdiğnde..
Now it seems that your interest ain't here
şimdi görünen o ki artık ilgin burada değil
We ain't the same
eskisi gibi değiliz!
Bridge:
I can't Believe that you can't feel my heart
kalbimi hissettiğine (anladığına) inanamam.
And I can't believe you let me fall so hard
benim böyle sert düşmeme izin verdiğine inanamam..
Stop playinoynamayı kes!
(How could you let it go this far?)
bunun bu kadar uzaklaşmasına nasıl izin verebildin?
If you had doubts that I wasn't the one
benim doğru kişi olmadığım hakkında endişelerin varsa...
You said
sen dedinki;
(That you're the type to take it slow)
'ben yavaştan alan bir tipim'
You said
sen dedinki;
(Before I stepped I'd let you know)
ben bir adım atmadan önce sana bildirecektim
Stop playin'
rol yapmayı kes!
(Before you let me see you with her)
seni o kızla görmeme izin vermeden önce;
You coulda told me a change was gon' come
bana bir değişikliğin yolda olduğunu söyleyebilirdin...
Chorus
Is she the reason you don't call like you use to
beni eskisi gibi aramamanın sebebi o kız mı?
Fall thru my hood like you use to
seviyemi düşürüyorsun tıpkı eskiden olduğu gibi
Put it on me hard like you use to do
beni zor durumda bırakıyorsun tıpkı eskisi gibi
I feel in my mind what's goin' on but my heart
won't let me go until I know
aklımda(mantığımda) neler döndüğünü biliyorum ama kalbim
(duygularım) bunu tamamen öğrenene kadar gitmeme izin vermeyecek
Is she the reason that my calls Couldn't reach ya
aramalarımın sana ulaşamaması o kızın yüzünden mi?
the deepest of my love Couldn't please ya or
bring it to me home Like you use to do
en derin aşkımın seni eskisi gibi getirememesi ?
(o kızın yüzünden mi?)
Seeing her fallin 'for your charm got me feelin' like I wasn't good enough
o kızın, senin çekiciliğine kapıldığına görüyorum
ve bu beni sanki yeterince iyi değilmişim gibi hissettiriyor
Verse 3:
All you had to say
söylemen gereken tek şey
Was this ain't what You want I wouldn't be so hurt
bunun (benim) senin istediğin gibi olmadığımdı. bende böylece (şimdiki kadar) incinmezdim
and I could just move on
ve kendi yolumda dewam edebilirdim
You had me believing that everything Was my fault
herşeyin benim hatam olduğuna inandırdın beni
But I can see it now
ama şimdi görebiliyorum
It's a situation that I must let go
bu bırakmam gereken (beni aşan) bir durumdu.
Cause you ain't Gonna be a man and let me know
çünkü sen adam olmayacaktın ve benim bilmeme izin vermeyecektin
I guess me seeing you With her tells it all
sanırım seni o kızla görünce anladım bu herşeyi anlatıyordu
Is she the reason you don't call like you use to
beni eskisi gibi aramamanın sebebi o kız mı?
Fall thru my hood like you use to
seviyemi düşürüyorsun tıpkı eskiden olduğu gibi
Put it on me hard like you use to do
beni zor durumda bırakıyorsun tıpkı eskisi gibi
I feel in my mind what's goin' on but my heart
won't let me go until I know
aklımda(mantığımda) neler döndüğünü biliyorum ama kalbim
(duygularım) bunu tamamen öğrenene kadar gitmeme izin vermeyecek
Is she the reason that my calls Couldn't reach ya
aramalarımın sana ulaşamaması o kızın yüzünden mi?
the deepest of my love Couldn't please ya or bring it to me home Like you use to do
en derin aşkımın seni eskisi gibi getirememesi ? (o kızın yüzünden mi?)
Seeing her fallin 'for your charm got me feelin' like I wasn't good enough
o kızın, senin çekiciliğine kapıldığına görüyorum ve
bu beni sanki yeterince iyi değilmişim gibi hissettiriyor