I saw your new girlfriend the other day
yeni kız arkadaşını geçen gün gördüm
And I expected for her to be so much more than she was
ve onu olduğundan daha iyi bekliyordum
I checked out her style, the way she smiled
onun stilini inceledim, gülümsemesi
The way she moved, the things she said
hareketleri, söylediği şeyler
The way she looked at me like, "I got yo' man"
ve bana bakışı; "senin adamını kaptım" der gibiydi.
She can't love you like I can
o (kız) seni, benim seni sevdiğim gibi sevemez.
Her awful love just cant compare to what I have
onun basit aşkı benim sahip olduğumla karşılaştırılamaz bile.
She can't touch you like I do
o (kız) sana benim sana dokunduğum gibi dokunamaz
'Cause when she touch you, you pretend it's me and you
çünkü o sana dokunduğunda, sen sanki o benmişim gibi davranıyorsun
There's no way her love's as good as mine
onun (kızın) aşkının benimki kadar iyi olması imkansız
There's no reason for you to waste your time
senin de vaktini harcaman için bir sebep yok
When we were together, you told me what you didn't like
biz birlikteyken, bana ondan (kızdan) hoşlanmadığını söylemiştin
And you went out and got exactly that type
ve dışarı çıktın ve tamda onun (kızın) tipinden biri buldun
Except that your new girl is nothing compared to me
yeni kız arkadaşının benimle kıyaslanmak için hiçbirşey olduğunun yanı sıra
Everything that she did wrong I always did right
onun yaptığı herşey yanlış, ben her zaman doğrusunu yaptım
She can't hold you like I can
o kız benim seni sardığım gibi saramaz seni
Boy you a fool if you can't realize what you had
çocuk, eğer neye sahip olduğunu farkedemezsen sen bir aptalsın
She can't feel you like I can
o kız benim seni hissettiğim gibi hissedemez seni
'Cause I'm a girl that's always standin' by my man
çünkü ben her zaman erkeğinin yanında duran bir kızım
There's no way her love's as good as mine
onun (kızın) aşkının benimki kadar iyi olması imkansız
There's no reason for you to waste your time
senin de vaktini harcaman için bir sebep yok
There's no way, there's no way
imkanı yok, imkanı yok
That her love could be could be good as mine
onun (kızın) aşkının benimki kadar iyi olmasına
There's no reason, no reason
bir mantığı yok yok, bir anlamı yok
For you to even go and waste your time, your time
senin gidip zamanını harcamana, zamanını harcamana
There's no way her love's as good as mine
onun (kızın) aşkının benimki kadar iyi olması imkansız
There's no reason for you to waste your time
senin de vaktini harcaman için bir sebep yok