The Man I Love
Someday he'll come along,
The man I love...
And he'll be big and strong,
The man I love...
And when he comes my way,
I'll do my best to make him stay.
He'll look at me and smile,
I'll understand,
And in a little while,
He'll take my hand...
And though, it's seems absurd,
I know we both won't say a word.
Maybe I shall meet him Sunday,
Maybe Monday, maybe not...
Still, I'm sure to meet him one day.
Maybe Tuesday will be my good news day...
We'll build a little home,
Just meant for two,
From which I'll never roam,
Who would, would you?
And so all else above,
I'm dreaming of
The man I love...
Maybe I shall meet him on Sunday,
Maybe Monday maybe not...
Still I'm sure to meet him one day.
Maybe Tuesday will be my good news day...
We'll build a little home,
Just meant for two,
From which I'll never roam,
Who would, would you?
And so all else above,
I'm dreaming of
The man I love...
Sevdiğim Adam
Bir gün ortaya çıkacak,
Sevdiğim adam...
Büyük ve güçlü biri olacak,
Sevdiğim adam...
Ve karşıma çıktığı zaman,
Elimden geleni yapacağım, kalması için.
Bana bakıp gülümseyecek,
O zaman anlayacağım ki,
Bir süre sonra,
Elimden tutacak...
Ve bu saçma gelse de,
Biliyorum, ikimiz de bir kelime etmeyeceğiz.
Belki Pazar görüşmeliyim onunla,
Ya da belki Pazartesi,
Ya da hiçbir zaman...
Yine de, eminim onunla bir gün
karşılaşacağıma.
Belki de Salı, benim iyi haberler günüm olur...
Küçük bir ev kuracağız onunla,
İki kişilik,
Bundan asla şikayet etmeyeceğim bir ev,
Kim ederdi ki, sen eder miydin?
Ve her şeyden önce,
Düşünüyorum şu anda,
Sevdiğim adamı...
Belki Pazar görüşmeliyim onunla,
Ya da belki Pazartesi,
Ya da hiçbir zaman...
Yine de, eminim onunla bir gün karşılaşacağıma.
Belki Salı, benim iyi haberler günüm olur...
Küçük bir ev kuracağız onunla,
İki kişilik,
Bundan asla şikayet etmeyeceğim bir ev,
Kim ederdi ki, sen eder miydin?
Ve her şeyden önce,
Düşünüyorum şu anda,
Sevdiğim adamı...