Someday he'll come along, The man I love
Bir gün o gelecek, sevdiğim adam
And he'll be big and strong, The man I love
Ve daha büyük daha güçlü olacak, sevdiğim adam
And when he comes my way
Ve benim yoluma çıktığında
I'll do my best to make him stay
Kalması için elimden geleni yapacağım
He'll look at me and smile, I'll understand
Bana bakacak ve gülümseyecek, anlayacağım
Then in a little while, He'll take my hand
Biraz sonra, elimi tutacak
And though it seems absurd
Ve bunun absürt göründüğünü düşünecek
I know we both won't say a word
İkimiz de tek kelime etmeyeceğiz, biliyorum
Maybe I shall meet him Sunday,
Belki de onunla Pazar günü buluşmalıyım
Maybe Monday, maybe not
Belki Pazartesi belki de değil
Still I'm sure to meet him one day
Onunla bir gün buluşmam gerektiğine eminim hala.
Maybe Tuesday will be my good news day
Belki de Salı olur benim 'iyi haberler günüm
He'll build a little home, That's meant for two
Küçük bir ev yapacak, iki kişilik
From which I'll never roam, Who would, would you
İçinde hiç dolaşmadığım, kim dolaşırdı ki, sen dolaşır mıydın?
And so all else above
Ve evet üstteki(söylediğim) her şey
I'm dreaming of the man I love
Sevdiğim adamı hayal edişimdi.