Hai già vinta la causa!
Cosa sento!
In qual laccio io cadea?
Perfidi! Io voglio... Di tal modo punirvi...
A piacer mio la sentenza sarà...
Ma s'ei pagasse la vecchia pretendente?
Pagarla! In qual maniera!
E poi v'è Antonio, che a un incognito Figaro ricusa di dare una nipote in matrimonio.
Coltivando l'orgoglio di questo mentecatto...
Tutto giova a un raggiro...
il colpo è fatto.
Vedrò mentre io sospiro,
felice un servo mio!
E un ben ch'invan desio,
ei posseder dovrà?
Vedrò per man d'amore
unita a un vile oggetto
chi in me destò un affetto
che per me poi non ha?
Ah no, lasciarti in pace,
non vo' questo contento,
tu non nascesti, audace,
per dare a me tormento,
e forse ancor per ridere
di mia infelicità.
Già la speranza sola
delle vendette mie
quest'anima consola,
e giubilar mi fa.
Davayı kazandım!
Ne bu duyduğum!
Nasıl bir tuzağa düştüm?
Hainler! Sizi öyle bir cezalandıracağım ki...
Keyfime göre olacak cezanız...
Ama ya onlar yaşlı kadına ödedilerse?
Ona ödemek mi! Ne şekilde!
Bir de yeğenini kim olduğu bilinmeyen
Figaro ile evlendirmeyi reddeden Antonio var.
Bu aptalın gururunu okşayarak...
Herşey bir aldatmacaya yarayacak...
Oyun tamamdır.
ARIA:
Ben iç çekerken,
Uşağımı mutlu mu göreceğim!
Ve çaresizce arzu ettiğim şeye,
Sahip mi olacak o?
Rezil bir konuya bağlı
Aşkın eliyle
İçimde bir sevgi uyandıran onun
Bana karşı duymadığını mı göreceğim?
Ah hayır, rahat bırakmam seni,
Bu memnuniyeti kabul etmem,
Bana acı vermek için
Cesur doğmadın sen,
Ve dahası mutsuzluğuma
Gülmek için.
Şİmdi sadece
İntikam almak umudu
Teselli eder ruhumu,
Ve sevindirir beni.