Come and stay, make my day
Gelip kal, günümü gün et
Take away the gray
Ağarmayı uzaklaştır
And set the wheels in motion
Ve harekete geç
Down the road, what you do
Yolun aşağısında, ne yapıyorsun
Come and fall into
Gel ve düş
At the end of this day
Bugünün sonunda
You can flee you can be
Kaçabilirsin, olabilirsin
Your own enemy
Kendi düşmanın
In the end you will see no daylight
Sonunda hiçbir gün ışığı göremeyeceksin
And you try, by and by
Ve dene,daha sonra
Falling from the sky
Gökyüzünden düş
Like a nine days wonder
Harika dokuz gün gibi
Give a little try, give a little more try
Biraz dene, biraz daha dene
Never fall in line for a fleeting moment
Kısacık bir an için asla çizginden ayrılma
Be and end all, I am aiming high
Olacak ve herşey son bulacak, yükseği amaçlıyorum
Climb a little higher
Biraz yükseğe tırmanıyorum
I don't wanna see your affected smile
Senin yapmacık gülüşünü görmek istemiyorum
Not for anything, the time is nigh
Hiçbir şey için olmayan, yakın zamanda
Lay it on the line and run the mile
Halatı uzat ve millerce uzaklaş
Reach a little higher
Biraz yükseğe ulaş
You can shine or resign
Işıldayabilir ya da bırakabilirsin
(Or)
(Yada)
Lay it on the line
Halatı uzat
Or you make a bid for power
Veya güç için teklif ver
Vertigo, overflow
Baş dönmesi, taş
Just a cameo
Sadece değerli bir taş
Silent as a whisper
Bir fısıltı gibi sessiz
Raising Cain, break the chain
Kabil'i kaldır, zinciri kır
Gather new terrain
Yeni yeri topla
Time and tide wait for no man ever
Zaman ve hiçbir erkek için bekleme
And your eyes are agleam
Ve gözlerin ışıldıyor
Like you're in a dream
Bir rüyadaymışsın gibi
Getting out from under
Altından çıkıyorum
Give a little try, give a little more try
Biraz dene, biraz daha dene
Never fall in line for a fleeting moment
Kısacık bir an için asla çizginden ayrılma
Be and end all, I am aiming high
Olacak ve herşey son bulacak, yükseği amaçlıyorum
Climb a little higher
Biraz yükseğe tırmanıyorum
I don't wanna see your affected smile
Senin yapmacık gülüşünü görmek istemiyorum
Not for anything, the time is nigh
Hiçbir şey için olmayan, yakın zamanda
Lay it on the line and run the mile
Halatı uzat ve millerce uzaklaş
Reach a little higher
Biraz yükseğe ulaş
Give a little try, give a little more try
Biraz dene, biraz daha dene
Never fall in line for a fleeting moment
Kısacık bir an için asla çizginden ayrılma
Be and end all, I am aiming high
Olacak ve herşey son bulacak, yükseği amaçlıyorum
Climb a little higher
Biraz yükseğe tırmanıyorum
I don't want, not for anything
İstemiyorum, hiçbir için yok
So won't you run the mile?
Bu yüzden millerce koşamayacaksın değil mi?
A little higher, reach a little higher
Biraz yüksek, biraz yükseğe ulaş