The sun said nothing
Güneş hiçbir şey demedi
About my demise
Ölümüm hakkında
My fall to the floor
Yere düşüşüm
Sparks from your stare
Bakışında kıvılcımlar
Cascade into mine
Bana sıralı
Started a war
Savaş başlattı
Started a war
Savaş başlattı
Monday morning
Pazartesi sabahı
Hungover, red eyes
Akşamdan kalma, kırmızı gözler
Hide it all the way
Her şeyi sakla
We walk through a crowd of strangers
Yabancı kalabalığına yürüyoruz
Two minutes from your door
Kapında iki dakika uzakta
You lived there all your life
Orada yaşadın tüm hayatını
Every conversation within you
Seninle olan her muhabbet
Starts a celebration in me
Bende kutlama gibi
Till I got nothing left
Bir şeyim kalmayana kadar
I got nothing left
Hiçbir şeyim kalmadı
Out of it you handle it for everyone
Onun dışında herkesle anlaşıyorsun
Take a poison dart to my heart and then I'm gone
Kalbime zehirli dart at ve öleyim
Every conversation within you
Seninle olan her muhabbet
Starts a celebration in me
Bende kutlama gibi
Till I got nothing left
Bir şeyim kalmayana kadar
I got nothing left
Hiçbir şeyim kalmadı
These floorboards creaking
Tahta zeminler gıcırdıyor
My body's old
Bedenim yaşlı
The sun casts a shadow
Güneş gölge yapıyor
At dusk that cuts through your bones
Akşam güneşi, kemiklerine sızan
Your body and soul
Bedenin ve ruhun
Every conversation within you
Seninle olan her muhabbet
Starts a celebration in me
Bende kutlama gibi
Till I got nothing left
Bir şeyim kalmayana kadar
I got nothing left
Hiçbir şeyim kalmadı