You Gave Me A Mountain
Bana Bir Dağ Verdin
Born in the heat of the desert
Çölün sıcağında doğdum
My mother died giving me life
Annem beni doğururken öldü
Deprived of the love of a father
Blamed for the loss of his wife
Karısının ölümü için suçlayan bir
babanın sevgisinden yoksun kaldım
You know Lord I've been in a prison
For something that I never done
Tanrım, biliyorsun, hayatım boyunca
işlemediğim bir suçtan ötürü hapisteydim
It's been one hill after another
Hayatım boyunca birbiri ardına tepeler vardı
I've climbed them all one by one
Hepsini teker teker tırmanıp aştım
Nakarat:
But this time, Lord you gave me a mountain
A mountain you know I may never climb
Lakin Tanrım, bu sefer sen bana bir dağ,
asla tırmanıp aşamayacağım bir dağ verdin
It isn't just a hill any longer
Bu artık sadece bir tepe değil
You gave me a mountain this time
Sen bana bu sefer bir dağ verdin
My woman got tired of heartaches
Karım baş ağrılarından yorulmuştu
Tired of the grief and the strife
Üzüntüden ve kavgalardan yorulmuştu
So tired of working for nothing
Boş yere çabalamaktan çok yorulmuştu
Just tired of being my wife
O benim karım olmaktan yorulmuştu
She took my one ray of sunshine
Benim biricik gün ışığımı aldı
She took my pride and my joy
Benim gururumu ve neşemi aldı
She took my reason for living
Benim yaşama sebebimi aldı
She took my small baby boy
Küçücük oğlumu benden aldı
Nakarat:
But this time, Lord you gave me a mountain
A mountain you know I may never climb
Lakin Tanrım, bu sefer sen bana bir dağ,
asla tırmanıp aşamayacağım bir dağ verdin
It isn't just a hill any longer
Bu artık sadece bir tepe değil
You gave me a mountain this time (x 2)
Sen bana bu sefer bir dağ verdin
Kaynak:
http:&&www.akormerkezi.com&elvis-presley-you-gave-me-a-mountain-turkce-ceviri_sarki-frddfp.html<&a>