Reckless men - So righteous, so clean
Towards the light - So bashful, so pure
Gözükara insanlar - çok dürüst, çok temiz
Işığa doğru – Çok mahçup, çok saf
Who told you to abandon life
Your strength, free will
And bow for the light?
The light! And turn from the spinning wheel
Hayatı bırakmanı kim söyledi sana
Gücün, özgür iraden
ve ışığa,ışığa boyun eğişin mi?
Ve çıkrıktan* dönüşün (vazgeçişin) mi?
Fear of the judgment!
Obey!
Yargılanma korkusu
İtaat et!
Ref (x2):
You have the key to mystery
Pick up the runes; unveil and see
Judgment comes, before us lie
The paths of war and you may die
You have the key, cross over and see
The old and wind-cold tree
Walk the steps and you'll hear the winds that cry
Gizemin anahtarı elinde
Runik alfabesini öğren; sır perdesini aç ve gör
Biz yalan söylemeden önce,kıyamet yaklaşıyor*
Savaşın yolları ve ölebilirsin
Anahtar elinde, eşiği geç ve gör
İhtiyarı ve rüzgar soğukluğu ağacını,*
Adımlarını at ve ağlayan rüzgarları duyacaksın.
Search beyond the blinded eyes
Listen before you preach
Don't leave yourself behind
Kör gözlerin ötesini araştır
Vaaz vermeden önce dinle
Kendini geride bırakma
Honor life, when life has ceased
Welcome the dawn
Hayatı şereflendir, hayat son bulduğunda
Şafağı hoşça karşıla
Beware the glory tales
İhtişamlı masallara dikkat et
Watch their deeds - So just and fair
Crusaders - Appointed by God
Onların eylemlerini izle– çok adil ve dürüst
Haçlılar – Tanrı tarafından görevlendirilmiş.
Who told you to step inside and preach?
Did you forget the daggers lurking in the dark?
Couldn't you listen or didn't you ever learn how?
Were you saved?
Were you saved, so you could slaughter with grace?
Bir yere girip vaaz vermeni kim söyledi?
Karanlıkta gizlenmiş hançerleri unuttun mu?
Dinleyemedin mi ya da nasıl olduğunu hiç öğrenmedin mi ?
Kurtarıldın mı?
Kurtarıldın mı, bu nedenle mi zerafetle kıyım yapabildin?
Ref (x2):
You have the key to mystery
Pick up the runes; unveil and see
Judgment comes, before us lie
The paths of war and you may die
You have the key, cross over and see
The old and wind-cold tree
Walk the steps and you'll hear the winds that cry
Gizemin anahtarı elinde
Runik alfabesini öğren; sır perdesini aç ve gör
Biz yalan söylemeden önce,kıyamet yaklaşıyor
Savaşın yolları ve ölebilirsin
Anahtar elinde, eşiği geç ve gör
İhtiyarı ve rüzgar soğukluğu ağacını,
Adımlarını at ve ağlayan rüzgarları duyacaksın.
Search beyond the blinded eyes
Listen before you preach
Don't leave yourself behind
Kör gözlerin ötesini araştır
Vaaz vermeden önce dinle
Kendini geride bırakma
Honor life, when life has ceased
Welcome the dawn
Beware the glory tales
Hayatı şereflendir, hayat son bulduğunda
Şafağı hoşça karşıla
İhtişamlı masallara dikkat et
Hold on, don't fade away
Don't be afraid to bleed, afraid to dream
Let the elders enlighten the path
They have cried for you, died for you
Devam et, yok olma
Kan dökmekten korkma, hayal kurmaktan kork
Bırak yaşlılar yolu aydınlatsın
Onlar senin için gözyaşı döktüler, uğruna canlarını feda ettiler
Drasill - Ride on
Drasill - Ride on
Ride on
Drasill
At*– Ata bin
At– Ata bin
Ata bin
Ata
Dipnotlar:
Parçada eski İskandinav kültürüne sahip çıkılıyor ve bu kültürün terk edilmesi;
haçlı seferleri ve haçlı şövalyeleri; insanları Hristiyan yapmak adına insanların
öldürülmesi eleştiriliyor. Sembol olarak da eski İskandinav kültüründe
önemli bir yeri olan çıkrık seçilmiş.
*Çıkrık elbette bir metafor: İskandinav mitolojisinde Tanrıça Frigg
dokumacılıkla ilişkilendirilmiştir. Çıkrık iskandinav kültürünün önemli
bir parçasıydı.Şarkıcı Hristiyanlık adına iskandinav kültürünün
terk edilmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getiriyor.
*Runik alfabesi eskiden kuzey avrupa ülkelerinin kullandığı alfabe.
Sırları anlamanın anahtarı runik alfabeyle yazılmış.
Kıyamet yaklaşıyor ama bu kıyamet semavi dinlerdeki
kıyamet günü değil.Kıyamet,iskandinav kültürünün sona ermesi.
* Bu ağaç yggdrasil denen ağaç, odin'in in yüce bilgiye ulaşabilmek için kendini 9 gün 9 gece astığı ağaç... dallarının ve köklerinin dokuz dünya'ya bağlandığına ve her canlı gibi ölümlü olduğuna inanılır...
*Drasill eski norveç dilinde "at" anlamına geliyor.
Çeviren:Şafak YALÇIN