Say my name, and his in the same breath, I
- Tek nefeste benim ve onun adını söyle, ben
Dare you to say they taste the same,
- Sana meydan okuyorum onların tatlarının aynı olduğunu söylemede
Let the leaves fall off in the summer
- Bırak da yapraklar yazın dökülsün
And let December glow feel flames
- Ve Aralığın harareti alevlensin
Brace myself and let go,
- Kendimi hazırlıyorum ve bırakıyorum gitsin
Start it over again in Mexico
- Meksika'da her şeye baştan başlamaya
These friends, they don't love you
- Bu arkadaşlar, seni sevmiyorlar
They just love the hotel suites, now
- Sadece otel suitlerini seviyorlar, şimdi
I don't care what you think
- Ne düşündüğün umrumda değil
As long as it's about me
- Benim hakkımda olduğu sürece
The best of us can find happiness
- En iyilerimiz mutluluğu bulabilir
In misery
- Sefalette
Oh, take a chance, let your body get a tolerance,
- Oh, bir dene, bedeninin tolerans kapmasını sağla
I'm not a chance, but a heat wave in your pants
- Ben bi fırsat değilim, ama pantolonlarınızda dalgalanan bir ısıyım
Pull a breath like another cigarette,
- Bir nefes daha çek başka bir sigara gibi,
Palms up, I'm trading 'em (trading 'em)
- Avuçlar yukarı, onları pazarlıyorum
I'm the oracle in my chest,
- Ben sandığımdaki kehanetim
Let the guitar scream like a fascist,
- Bırak da gitar bi faşist gibi haykırsın
Sweat it out, shut your mouth,
- Dayan, çeneni kapat
Free love on the streets, but
- Sokaklarda özgür aşk yap, ama
In the alley and I ain't that cheap, now
- Sadece ara sokakta ve ben o kadar da ucuz değilim, şimdi
I don't care what you think
- Ne düşündüğün umrumda değil
As long as it's about me
- Benim hakkımda olduğu sürece
The best of us can find happiness
- En iyilerimiz mutluluğu bulabilir
In misery
- Sefalette
Said-a, I don't care just a-what you think,
- Dedim ki, sadece ne düşündüğün umrumda değil
As long as it's about me, you said-a
- Benim hakkımda olduğu sürece, sen dedin ki
I don't care just what you think,
- Sadece ne düşündüğün umrumda değil
As long as it's about me, you said-a
- Benim hakkımda olduğu sürece, sen dedin ki
I don't care (I don't care)
- Umrumda değil (umrumda değil)
You said I don't care (I don't care)
- Dedin ki umrumda değil (umrumda değil)
Said I don't care,
- Dedin ki umrumda değil
I don't care
- Umrumda değil
I don't care (I don't care), I said-a
- Umrumda değil (umrumda değil), dedim ki
I don't care
- Umrumda değil
I don't care what you think
- Ne düşündüğün umrumda değil
As long as it's about me
- Benim hakkımda olduğu sürece
The best of us can find happiness
- En iyilerimiz mutluluğu bulabilir
In misery
- Sefalette