It's Hard To Say "I Do" When I Don't
("öyleyim" demek zor, öyle olmadığımda)
I speak fast and I'm not gonna repeat myself
( Hızlı konusacağım ve kendimi tekrar etmeyeceğim )
So listen carefully to every word I say:
( Bu yüzden söylediğim her kelimeyi dikkatlice dinle: )
"I'm the only one who's gonna get away with making excuses today,You're appealing to emotions that I simply do not have"
( "Bugün bahane üreterek sıvışıcak olan benim, duygulara başvuruyosun benim basitçe sahip olmadığım" )
Blackmailed myself...Cuz I ain't got anyone else
( Kendime şantaj yaptım...Çünkü başka kimsem yok )
"This is a stick up! Give us all your inspiration!"
( "Bu bi silahlı soygundur! Bize bütün ilhamını ver!" )
I've got the red carpet blues baby
( Bende kırmızı halı hüznü var bebek )
"Put your hands in the air and don't make a sound.But don't get the wrong idea
( "Ellerini havaya kaldır ve ses çıkarma.Ama yanlış bi fikre kapılma )
We're gonna shoot you.We're gonna shoot you
( Seni vuracağız.Seni vuracağız )
And there's nothing in your head or pocket, throat or wallet.That could change just how this goes
( Ve kafanda veya cebinde, boğazında veya cüzdanında hiç birşey yok.Bu gidişatı değiştirebilir. )
No
( Hayır )
We're gonna shoot you.We're gonna shoot you"
( Seni vuracağız.Seni vuracağız" )
When I said that I'd return to you, I meant more like a relapse
( Sana dönerim dediğimde, daha çok kötü halime dönmeyi kastedmiştim )
Now again I think "His and her's" "For better or worse"
( Şimdi yeniden düşünüyorum "erkeğin ve kızın" "iyi günde kötü günde" )
But the only ring I want buried with me are the ones around my eyes
( Ama benimle gömülmesini istediğim tek halka gözlerimin etrafındakiler )
"You're appealing to emotions that I simply do not have"
( "Duygulara başvuruyosun benim basitçe sahip olmadığım" )
I've got the red carpet blues baby
( Bende kırmızı halı hüznü var bebek )
"Put your hands in the air and don't make a sound.But don't get the wrong idea"
( "Ellerini havaya kaldır ve ses çıkarma.Ama yanlış bi fikre kapılma" )
We're gonna shoot you.We're gonna shoot you
( Seni vuracağız.Seni vuracağız )
And there's nothing in your head or pocket, throat or wallet.That could change just how this goes
( Ve kafanda veya cebinde, boğazında veya cüzdanında hiç birşey yok.Bu gidişatı değiştirebilir. )
And everyone shakes to the beat with a barrel down their throat
( Ve herkes ritimle çalkalıyo, boğazlarından aşağı bi fıçıyla birlikte )