Oh, I just love the kind of woman who can walk over a man
I mean like a god damn marching band
She says, like literally, music is the air she breathes
And the malaprops make me want to fucking scream
I wonder if she even knows what that word means
Well, it's literally not that
Ben sadece bir adamı kolayca elde edebilen kadınları severim.
Dediğim şu ki, lanet olası bir bando gibi olanları.
O der "gerçekten, falan". Müzik onun soluduğu hava.
Ve sözcüklerin bu yanlış kullanımı çığlık atmayı istememe neden oluyor.
Merak ediyorum da acaba o kelimenin ne anlama geldiğini biliyor mu ki?
Peki, bu gerçekten o değil.
Of the few main things I hate about her, one's her petty, vogue ideas
Someone's been told too many times they're beyond their years
By every half-wit of distinction she keeps around
And now every insufferable convo
Features her patiently explaining the cosmos
Of which she's in the middle
Onun hakkında nefret ettiğim bazı şeylerden birisi de, onun önemsiz popüler fikirleri.
Yaşlarının ötesinde olduklarını birisi bir çok kez söylemişti.
Etrafında tuttuğu her aptal tarafından.
Ve şimdi her dayanılmaz sohbet, ona tam ortasında bulunduğu kainatı sabırla açıkladığını belirtir.
Oh my God, I swear this never happens
Lately, I can't stop the wheels from spinning
I feel so unconvincing
And I fumble with your buttons
Aman Tanrım, yemin ederim bu asla olmaz.
Son zamanlarda, bu tekerleklerin dönüşünü durduramıyorum.
Çok şüpheli hissediyorum
Ve el yordamıyla senin düğmelerini arıyorum.
She blames her excess on my influence but gladly Hoovers all my drugs
I found her naked with her best friend in the tub
We sang "Silent Night" in three parts which was fun
Til she said that she sounds just like Sarah Vaughan
I hate that soulful affectation white girls put on
Why don't you move to the Delta?
I obliged later on when you begged me to choke ya
O bana olan etkisi hakkında ölçüsüzlüğünü suçlar ama memnuniyetle tüm uyuşturucumu vakumlar.
Onu en iyi arkadaşıyla küvette çıplak buldum.
Sessiz Gece'nin 3 bölümünü söyledik ki bu eğlenceliydi.
*Ta ki o, sesinin Sarah Vaughan'a benzediğini söyleyene kadar.
Beyaz kızların bu duygusal nazından nefret ediyorum.
Neden bir delta'ya taşınmıyorsun?*
Daha sonra, senin boğazını sıkmam için yalvardığında bunu yapmaya mecbur kaldım.
*Sarah Vaughan, siyahi bir jazz şarkıcısıdır. Father John Misty burada bahsettiği
(beyaz) kızın gerçekten öyle bir sesi varsa jazz&blues müziğin merkezi olan
Mississippi deltasına taşınmasını söylüyor.