Don't mistake the silences
There's so much I haven't said
It's not that quiet in my head
But I can't even tell you that
(Chorus)
Whatever doesn't kill me
Doesn't make me stronger
But I'm not gonna give up yet
And if these walls should weaken
I'm still strong enough to know
I'm gonna build them up again
There's one more thing left to try
(And it just might work)
It scares me that you know why
(And I don't know what's worse)
Despite my only true desire
I just can't keep an open mind
(Chorus)
(Now that I am strong enough to know)
I'm gonna build them up again
(Now that I am strong enough to know)
I'm gonna build them up again
(Strong enough to know)
There were walls and promises
And they've all broken down to bits
And it's exactly times like this
I found the words I should have said
(Chorus)
Try to align
Türkçe
Beni Öldürmeyen (Şey)
Yanlış anlama sessizlikleri
Benim söylemediğim çok fazla (şey) var
Benim kafamda bu kadar sessiz değil
Fakat ben sana bile söyleyemem (bunları)
Nakarat
Beni öldürmeyen (şey)
Beni daha güçlü yapmaz
Fakat henüz vazgeçmeyeceğim
Ve eğer bu duvarlar zayıflatılmalıysa
Hala yeterince güçlüyüm (bunu) bilmek için
Onları tekrar kuvvetlendireceğim
Bir şey daha var, denemek için
(Ve bu işe yaramalı)
Beni korkutuyor, neden biliyorsun
(Ve daha kötüsü ne bilmiyorum)
(Buna) rağmen, benim tek gerçek arzum
Ben sadece yeni şeylere açık değilim*
Nakarat
Şimdi ben yeterince güçlüyüm, (bunu) bilmek için
Onları tekrar kuvvetlendireceğim
Şimdi ben yeterince güçlüyüm, (bunu) bilmek için
Onları tekrar kuvvetlendireceğim
(Yeterince güçlü, bilmek için)
Duvarlar ve sözler vardı
Ve şimdi onlar tamamen yıkılmış, kırıntılara (dönüşmüş)
Ve tam olarak bu defa olduğu gibi
Buldum ben, söylemiş olmam (gereken) kelimeleri