Holy ghosts,
-Kutsal ruhlar,
When do you come out to play?
-Ne zaman oynamaya geleceksiniz?
'Cause if the Lord is gonna find me,
-Çünkü eğer Tanrı beni bulabilirse,
He'd better start looking today.
-Bugün daha iyi bakmaya başlayabilir.
Last week my baby hit the slopes.
-Geçen hafta bebeğim engellere çarptı.
I spent the weekend setting traps in the road.
-Haftasonumu yolda tuzak hazırlayarak geçirdim.
I should have been cutting out my eyelids,
-Göz kapaklarımı kesmeliydim,
you'll never guess what baby did when she got home.
-Bebeğin evde ne yaptığını asla tahmin edemezsin.
Na na na na
Now at least the birds are singing to me,
-Şimdi en azından kuşlar bana şarkı söylüyor,
but what they're trying to say,
-ama ne söylemeye çalıştıklarını,
I don't know.
-Bilmiyorum.
(you're beautiful)
-(güzelsin)
I think they come from the cold
-Bence soğuktan geldiler
(for all your big mistakes)
-(tüm büyük hatalarında)
I think they come from the cold
-Bence soğuktan geldiler
(you stayed the same)
-(aynı kaldığın için)
to the city that doesn't snow.
-kar yağmayan şehre.
So I drove until we both broke down.
-İkimizde üzülene kadar devam edeceğim.
I was stranded in a border town
-Bir sınır şehrinde başarısızlığa uğratılmıştım
believing the motel TV would bring me to safety,
-motel televizyonunun güvenli olduğunu inandırılarak,
but between MTV and Mr. O'Reilly
- MTV ve Mr.O'Reilly arasında
I've come to find, that I can't be defined
-Buldum ama tanımlayamıyorum
so I turned it off, now convinced I would cross
-bu yüzden vazgeçtim, şimdi karşılaşılabileceğine inanıyorum ki
Took one last look at the gold
-Altında son kez görülebilir
as it shattered on a mountaintop.
-Paramparçayken bir dağda.
Now I believe the sun, it's like a symphony.
-Şimdi güneşe inanıyorum, senfoni gibi.
But what it's trying to play,
-Ama çalınmaya çalışılıyor,
I don't know.
-Bilmiyorum.
(you're beautiful)
-(güzelsin)
I think they come from the cold
-Bence soğuktan geldiler
(for all your big mistakes)
-(tüm büyük hatalarında)
I think they come from the cold
-Bence soğuktan geldiler
(you stayed the same)
-(aynı kaldığın için)
to the city that doesn't snow.
-kar yağmayan şehre.
C'mon Holy ghosts
-Hadi ama kutsal ruhlar
When do you come out to play?
-Ne zaman oynamaya geleceksiniz?
'Cause if the Lord is gonna find me,
-Çünkü eğer Tanrı beni bulabilirse,
He'd better start looking today.
-Bugün daha iyi bakmaya başlayabilir.
So I can rise with the river
-Bir nehirde yükselebilirim
We all float before we sink
-Batmadan önce hepimiz yüzebiliriz
So pray for satellites,
-Bu yüzden uydulara şükret
Pray for courtesy
-Nekakete şükret
and pray that it can climb mountains to me!
-ve benimle dağa tırmanabileceğine şükret!
I say goodbye to the canyon.
-Kanyon hoşçakal derim.
I will set sail to the streets
-Sokaklara yelken açarım
where I don't care to be forgiven
-affedilmem umrumda değil
I want to be forgotten.
-unutulmak istiyorum.
I don't care to be forgiven
-Affedilmem umrumda değil
When Lord I only want to be forgotten!
-Tanrım sadece unutulmak istiyorum!
Now I receive a call from my family
-Şimdi ailemden bir çağrı aldım
and what they started to say
-ve söylemeye başladılar
brought me home.
-eve döneyim.
(you're beautiful)
-(güzelsin)
They think I'm beautiful
-Güzel olduğumu düşünüyorlar
(for all your big mistakes)
-(tüm büyük hatalara rağmen)
They think I'm beautiful
-Güzel olduğumu düşünüyorlar
(you're beautiful)
-(güzelsin)
for all my big mistakes.
-tüm büyük hatalara rağmen