Time to depart and breaking the seal
Pour red wine and the softest of lips
Oh, wish me well and I go
Tower your strength, an ascendance to hell
Cut me deep with your ignorance
and leave me be
I scorn my pityful self
do not cherish my mistakes
Your fury rules
at hand within when light will dawn
and sun will fade
Darker than the darkest night
what burning lust you radiate
Carry me, into the fields
In roses lay,
Souls are now eternal sealed
From my cup, you quenched your thirst,
I'm bathing in misery, you gave your first.
----------------
ayrılık ve mührü bozma vakti
kırmızı şarabı dök, dudakların en yumuşağını unut
ah, bana iyilikler dile de gideyim
gücünü topla, cehenneme üstün geliş gibi
cahilliğinle derinden yarala beni
ve beni olduğum gibi bırak
merhametli benliğimi küçümsüyorum
hatalarımı kabullenme sakın
katı kuralların
ele geçirecek, şafak yaklaştığında
ve güneş parlaklığını yitirecek
en karanlık geceden bile daha karanlık
etrafına saçtığın bu alevli şehvet
götür beni, güllerin serildiği
topraklara
ruhlar sonsuzluğa yelken açıyor şimdi
kadehimden susuzluğunu dindirdin
sefaletin içinde yüzüyorum, bunu ilk sen tattırdın.