[Giriş]
Ah, ah, ah, ah, ah
Ah, ah, ah
Ah, ah, ah
[1.Kıta]
On pose souvent les mêmes questions en attendant d'autres réponses
Farklı cevaplar bekleyerek sık sık aynı soruları sorarız
On pense toujours avoir raison, on regarde dans une direction
Her zaman haklı olduğumuzu düşünürüz tek bir yöne bakarız
On voudrait arrêter le temps, on le voudrait de toutes nos forces
Zamanı durdurmak isteriz, bunu bütün gücümüzle isteriz
Mais dis-moi seulement qui prétend regarder derrière l'horizon
Ama sadece söyle bana : kim ufkun ötesine baktığını iddia eder
[Nakarat öncesi]
Oui, j'aimerais tellement y croire
Evet buna inanmayı çok isterim
Si seulement, si seulement, je pouvais
Keşke, keşke gücüm yetseydi
Oh oui, j'aimerais tellement le voir
Ah evet bunu görmeyi çok isterim
Si seulement, si seulement, je pouvais
Keşke, keşke gücüm yetseydi
[Nakarat]
Seul face à mes défauts, j'entends comme un écho
Hatalarımla tek başıma yüzleşiyorum. Omuzlarımdaki
Ce poids sur les épaules, l'enfer, c'est toujours les autres
Bu ağırlığı bir yankı gibi duyuyorum felaket hep başkaları
Je toque, toque, toque, mais personne, y a plus rien qui m'étonne
Kapıya vuruyorum ama kimse yok,artık beni şaşırtan bir şey yok
Y a comme un truc qui déconne, que le ciel me pardonne
Yolunda gitmeyen bir şey var gibi, Tanrı beni affetsin
[Nakarat sonrası]
Ah, ah, ah, ah, ah
Ah, ah, ah
Ah, ah, ah
[2.Kıta]
Y a plus le charme de l'époque
Bu çağın güzelliği kalmadı
L'odeur des couloirs de l'école
Okul koridorlarının kokusu
On s'voyait pas derrière l'écran
Ekranın arkasında birbirimizi görmüyoruz
Les petits qui s'prenaient pour des grands
Kendilerini büyük sanan küçükler
Dis-moi c'qui reste quand tu trottes
Sürekli gezdiğinde geriye kalan şeyi söyle bana
Tes principes pour de nouveaux codes
Yeni kurallar için ilkelerini
Moi j'ai décidé d'avancer
Ben ilerlemeye ve geride bıraktığım
Oublier tout c'que j'ai laissé
Her şeyi unutmaya karar verdim
[Nakarat öncesi]
Oui, j'aimerais tellement y croire
Evet buna inanmayı çok isterim
Si seulement, si seulement, je pouvais
Keşke, keşke gücüm yetseydi
Oh oui, j'aimerais tellement le voir
Ah evet bunu görmeyi çok isterim
Si seulement, si seulement, je pouvais
Keşke, keşke gücüm yetseydi
[Nakarat]
Seul face à mes défauts, j'entends comme un écho
Hatalarımla tek başıma yüzleşiyorum. Omuzlarımdaki
Ce poids sur les épaules, l'enfer, c'est toujours les autres
Bu ağırlığı bir yankı gibi duyuyorum felaket hep başkaları
Je toque, toque, toque, mais personne, y a plus rien qui m'étonne
Kapıya vuruyorum ama kimse yok,artık beni şaşırtan bir şey yok
Y a comme un truc qui déconne, que le ciel me pardonne
Yolunda gitmeyen bir şey var gibi, Tanrı beni affetsin
[Nakarat sonrası]
Mama, eh
Anneciğim, eh
Mama, eh
Anneciğim, eh
Eh, eh, eh (Mama, eh)
Eh, eh ,eh (Anneciğim, eh)
[ Köprü ]
Seul face aux défauts
Hatalarımla tek başıma yüzleşiyorum
J'ai tout essayé, ça sonne faux
Her şeyi denedim, kulağa yanlış geliyor
Seul face aux défauts, ah mon égo, ah mon égo
Hatalarımla tek başıma yüzleşiyorum, ah benim egom
Seul face aux défauts
Hatalarımla tek başıma yüzleşiyorum
J'ai tout essayé, ça sonne faux
Her şeyi denedim, kulağa yanlış geliyor
Seul face aux défauts, ah mon égo
Hatalarımla tek başıma yüzleşiyorum, ah benim egom
[Nakarat]
Seul face à mes défauts (Oh, oh), j'entends comme un écho
Hatalarımla tek başıma yüzleşiyorum. (Ah ah) Omuzlarımdaki
Ce poids sur les épaules (Mama), l'enfer, c'est toujours les autres
Bu ağırlığı bir yankı gibi duyuyorum (Anneciğim) felaket hep başkaları
Je toque, toque, toque, mais personne (Oh, oh), y a plus rien qui m'étonne
Kapıya vuruyorum ama kimse yok,(Ah ah) artık beni şaşırtan bir şey yok
Y a comme un truc qui déconne (Mama), que le ciel me pardonne (Ah, ah, ah, ah)
Yolunda gitmeyen bir şey var gibi (Anneciğim) Tanrı beni affetsin (Ah ah ah ah)
[Son bölüm)]
Seul face à mes défauts
Hatalarımla tek başıma yüzleşiyorum
Mama, eh
Anneciğim, eh
Mama, eh
Anneciğim, eh
Eh, eh, eh (Mama, eh)
Eh, eh, eh (Anneciğim, eh)
Je toque, toque, toque, mais personne
Kapıya vuruyorum ama kimse yok
Eh, eh, eh, mama, eh (Mama, mama, mama)
Eh, eh, eh Anneciğim, eh (anneciğim, anneciğim)
Eh, eh, eh, eh, eh, eh
Çeviren : Ahmet KADI