So... if you ever want something
you call... call,
then I'll come runing to fight,
and I'll be at your door
when there's nothing worth runing for.
When your mind's made up,
when your mind's made up,
there's no point trying to change it...
when your mind's made up,
when your mind's made up,
there's no point trying to stop it...
You see, you're jut like everyone,
when the shit falls
all you wanna do is run away,
and hide all by yourself...
When there's far from,
there's nothing else.
When your mind's made up,
when your mind's made up,
there's no point trying to change it...
when your mind's made up,
when your mind's made up,
there's no point even talking...
When your mind's made up,
when your mind's made up,
there's no point trying to fight it...
when your mind's... your mind
(love, love)
there's no point trying to change it...
when your love...
Ohh...
So, if you ever want something,
and you call... call,
Then I'll come runing.
Try to align
Türkçe
Sen Kararını Verdiğinde
öyleyse... eğer bir şeye ihtiyacın olursa
sen çağır... çağır,
sonra ben savaşmak için koşarak geleceğim
ve kapında olacağım
uğruna koşacak hiçbir şey olmadığında
sen kararını verdiğinde,
sen kararını verdiğinde,
fikrini değiştirmeye çalışmanın anlamı yok
sen kararını verdiğinde,
sen kararını verdiğinde,
onu engellemeye çalışmanın anlamı yok
görüyorsun, sen de tıpkı herkes gibisin
aksilikler üst üste geldiğinde,
tüm yapmak istediğin kaçmak
ve kendi kendine saklanmak
uzaklık olduğu zaman,
başka bir şey olmaz
sen kararını verdiğinde,
sen kararını verdiğinde,
fikrini değiştirmeye çalışmanın anlamı yok
sen kararını verdiğinde,
sen kararını verdiğinde,
konuşmanın bile anlamı yok
sen kararını verdiğinde,
sen kararını verdiğinde,
onunla savaşmaya çalışmanın anlamı yok
sen kararını... sen kararını...
aşkım, aşkım
onu değiştirmeye çalışmanın anlamı yok
senin aşkın...
ah...
yani, eğer bir şeye ihtiyacın olursa
sen çağır... çağır,
sonra ben koşarak geleyim