Here I am on
-burdayım
The phone again, and
-tekrar telefon ve
Awkward silence is
-uygunsuz sessizlik
On the other end
-diğer sonda
I used to know the sound
-eskiden sesi tanırdım
Of a smile in your voice
-senin sesindeki bir gülümsemeden
But right now (right now)
-ama şu anda (şu anda)
All I feel (All I feel)
-bütün hissettiklerim(bütün hissettiklerim)
Is the pain of the fighting
-kavganın acısıdır
Starting up again
-yeniden başlıyor
All the things we talk about
-konuştuğumuz herşey
You know they stay on my mind
-biliyorsun, aklımdalar
On my mind
-aklımda
All the things we laugh about
-güldüğümüz herşey
They'll bring us through it every time
-bize herzaman baştan sona getirecekler
After time after time
-zamandan sonra, zamandan sonra
Don't say a word
-bir kelime söyleme
I know you feel the same
-biliyorum aynı hissediyorsun
Just give me a sign
-sadece bir işaret ver bana
Say anything, say anything
- hiçbirşey söyleme, hiçbirşey söyleme
Please don't walk away
-lütfen gitme
I know you wanna stay
-biliyorum kalmak istiyorsun
Just give me a sign
-sadece bir işaret ver bana
Say anything, say anything
-hiçbirşey söyleme, hiçbirşey söyleme
Some say that
-bazıları der
Time changes
-zaman değişir
Best friends can
-en iyi arkadaşlar
Become strangers
-yabancı olabilir
But I don't want that
-fakat ben bunu istemiyorum
No, not for you
-hayır,senin için değil
If you just stay with me, we can make it through
-eğer benimle kalırsan bunu içten yapabiliriz
So Here we are again
-yani tekrar buradayız
The same old argument
-aynı eski münakaşa
And now I'm wonderin If things'll ever change, yeah
-ve ben hayret ediyorum, eğer bazı şeyler sürekli değişecekse
When will you laugh again?
-tekrar ne zaman güleceksin?
Laugh like you did back when
-eskiden güldüğün gibi, o zaman
We'd make noise til 3 AM and the neighbors would complain
-sabah üçe kadar gürültü yapacaktık ve komşular şikayet edecekti
All the things we talk about
-konuştuğumuz herşey
You know they stay on my mind
-biliyorsun, aklımdalar
On my mind
-aklımda
All the things we laugh about
-güldüğümüz herşey
They'll bring us through it every time
-bize herzaman baştan sona getirecekler
After time after time
-zamandan sonra, zamandan sonra
Don't say a word
-bir kelime söyleme
I know you feel the same
-biliyorum aynı hissediyorsun
Just give me a sign
-sadece bir işaret ver bana
Say anything, say anything
-hiçbirşey söyleme, hiçbirşey söyleme
Please don't walk away
-lütfen gitme
I know you wanna stay
-biliyorum kalmak istiyorsun
Just give me a sign
-sadece bir işaret ver bana
Say anything, say anything
- hiçbirşey söyleme, hiçbirşey söyleme
I'm fallin' I'm fallin' I'm fallin' down
-düşüyorum,düşüyorum,aşağı düşüyorum
I'm fallin' I'm fallin' I'm fallin' down
-düşüyorum,düşüyorum,aşağı düşüyorum
Down
-aşağı
Down
-aşağı
Down
-aşağı
Don't say a word
-bir kelime söyleme
I know you feel the same
-biliyorum aynı hissediyorsun
Just give me a sign
-sadece bir işaret ver bana
Say anything, say anything
- hiçbirşey söyleme, hiçbirşey söyleme
Please don't walk away
-lütfen gitme
I know you wanna stay
-biliyorum kalmak istiyorsun
Just give me a sign
-sadece bir işaret ver bana
Say anything, say anything
- hiçbirşey söyleme, hiçbirşey söyleme
Don't say a word (Please don't leave)
bir kelime söyleme (lütfen terketme)
I know you feel the same
-biliyorum aynı hissediyosun
Just give me a sign
-sadace bir işaret ver bana
Say anything, say anything
- hiçbirşey söyleme, hiçbirşey söyleme
Please don't walk away (Please don't leave)
-lütfen gitme(lütfen terketme)
I know you wanna stay
-biliyorum kalmak istiyorsun
Just give me a sign
-sadece bir işaret ver bana
Say anything, say anything
- hiçbirşey söyleme, hiçbirşey söyleme