Pleased to meet you, pleased to have you on my plate
Sizinle tanıştığıma memnun oldum, tabağımda olmanıza memnun oldum.
your destiny
Kaderiniz
your fate
İnancınız
youre my life support, your life is my sport
Sizler benim yaşam desteğimsiniz, yaşamınız benim desteğim.
you wont hear me laughing, as i terminate your day
Beni gülerken duymayacaksınız, ben gününüzü sonlandırırken,
you cant trace my footsteps, as i walk the other way
Ayak izlerimi takip edemezsiniz, ben diğer tarafa yürürken
i cant get enough prey, pray for me X2
Yeterince avım yok, benim için dua edin.
corporate cannibal, digital criminal
Kurumsal yamyam, dijital katil.
corporate cannibal, eat you like an animal
Kurumsal yamyam, sizi bir hayvan gibi yer.
i deal in the market, every man, woman and child is a target
Markette iş yaptım, her erkek, kadın ve çocuk bir hedefti.
a closet full of faceless nameless pay more for less empitness
Yüzsüzlük, isimsizlik, daha az boşluk için daha fazla ücretle dolu bir bölge!
we can play the money game
greedgame, power game, stay insane
lost in the cell, in this hell
Para oyunu oynayabiliriz, hırs oyunu, güç oyunu, deli kal, hücrede kaybolmuş, bu cehennemde.
slave to the rhythm of the corporate prison
Ritimlerine köle, kurumsal hapishanenin!
im a man-eating machine
Ben bir adam yeme makinasıyım.
i cant get enough prey pray for me
Yeterince avım yok, benim için dua edin.
corporate cannibal
Kurumsal yamyam.
digital criminal
Dijital katil.
ill consume my consumers, with no sense of humour
Tüketicilerimi tükedeceğim, hiçbir espri anlayışı olmadan.
ill give you a uniform, chloroform
Size bir üniforma vereceğim, kloroform.
sanatize, homogenize, vaporize you
Sizi aklıselimleştiren, türdeşleştiren, buharlaştıran...
im the spark, make the world explode
Ben bir kıvılcımım, dünyayı patlatan.
im a man-eating machine, ill make the world explode
Ben bir adam yeme makinasıyım, dünyayı patlayacağım.
corporate cannibal
Kurumsal yamyam.